Bizimle iletişim kur

Müzik

30. Yıl Turnesi Kapsamında “Pink Martini Konseri” Ne Zaman – Nerede Gerçekleşecek?

Pink Martini’nin kurucusu Thomas Lauderdale’in, hazırlık çalışmaları 25 yılın üzerinde süren “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünün ardından, China Forbes da “The Road” albümü ile 17 Mayıs’ta müzikseverlerle buluştu.

Yayınlandı

on

“Sympathique”, “Hang on Little Tomato”, “Hey Eugene!”, “Splendor in the Grass”, “Joy to the World”, “1969”, “A Retrospective”, “Get Happy”, “Dream A Little Dream” “Je Dis Oui” albümleriyle altın ve platin plak kazanan, Türkiye’de büyük bir hayran kitlesine sahip olan Pink Martini 30.Yıl Turnesi kapsamında Pasion Turca organizasyonu ile 21 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda Türkiye’deki hayranları ile buluşmaya hazırlanıyor.

Pink Martini’nin kurucusu Thomas Lauderdale’in, hazırlık çalışmaları 25 yılın üzerinde süren “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünün ardından, China Forbes da “The Road” albümü ile 17 Mayıs’ta müzikseverlerle buluştu.

20’nin üzerinde farklı dilde şarkılar söyleyen Pink Martini, albümlerinde “Üsküdar’a Gider İken” ve “Aşkım Bahardı” şarkılarına da yer vermişti.

Kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir araya getirerek modern bir formda sunan müzik arkeologları” olarak tarif eden topluluğun şarkıları, La Casa De Papel’den Desperate Houseviwes’a kadar birçok dizi ve filmde de yer buldu.

Samurayların aşk şarkılarından 1930’ların Küba müziğine, Fransız şansonlarından Brezilya sokak şarkılarına kadar dinlemesi en keyifli şarkıları seslendiren Pink Martini, China Forbes’un sıcak vokali ve Storm Large’ın konuk sanatçı olarak yer alacağı muhteşem bir konser ile 21 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu’nda hayranlarıyla buluşacak.

Medya Sponsoru Karnaval

21 TEMMUZ 2024 – 21.00 – HARBİYE CEMİL TOPUZLU AÇIKHAVA TİYATROSU

Biletler – Biletix www.biletix.com / Passo passo.com.tr / BuBilet bubilet.com.tr / iTicket https://iticket.com.tr/

PINK MARTINI Hakkında

“Pink Martini’nin hayatı seven enerjisini ve orijinalliğini sıkıştırabilecek bir kalıp ya da tanım yok…”

Pink Martini 1994 yılında klasik piyano eğitimi alan Harvard mezunu Thomas M. Lauderdale tarafından Portland’da kuruldu. Pink Martini kurulduğu günlerde politik tavrı olan, sivil toplum örgütlerinin yardım ve bilinçlendirme amaçlı organizasyonlarında sahneye çıkan bir orkestra olarak yola çıkmıştı. Thomas M. Lauderdale’in Harvard’dan sınıf arkadaşı China Forbes, orkestraya 1995’te katıldı. The Boston Pops, San Francisco Senfoni Orkestrası, Hollywood Bowl Orkestrası ve Los Angeles Filarmoni orkestrası gibi ünlü orkestralarla zengin bir evrensellik yakalayan Pink Martini daha önceki üç albümüyle 2 milyondan fazla satış rakamına ulaştı.

Pink Martini “Sympathique” adlı ilk albümlerini 1997’de yayınlar yayınlamaz Fransa’nın ünlü Victoires de la Musique ödüllerinde “Yılın Şarkısı” ve “En İyi Yeni Sanatçı” kategorilerinde aday olarak uluslararası bir fenomen haline geldi. 2004, yılında yayınlanan ikinci albümleri “Hang on Little Tomato”, Amazon albüm satışları listesinde 1 numara olmayı başardı. Grubun üçüncü albümleri “Hey Eugene!”, hem Billboard en çok satan albümler listesinde ilk 30’da yer aldı hem de ikinci kez Amazon albüm satış listelerinde 1 numara olmayı başardı. Pink Martini “Splendor in the Grass” albümünü kendi plak şirketleri Heinz Records etiketiyle çıkardı.

Kendilerini “Dünyanın değişik köşelerinden melodileri ve ritimleri bir araya getirip modern bir formda sunan müzik arkeologları” şeklinde tarif eden topluluğun kurucu üyesi piyanist Thomas M. Lauderdale, “Bir müzik belgeseli hazırlıyor gibiyiz; dünya vatandaşı ve müzik elçileri olarak, her zaman değişik kültürlerin geleneklerini, dillerini, tarihlerini bilmek ve çalışmak zorundayız. ABD’li bir grubuz, ancak zamanımızın büyük bir bölümünü Avrupa’da geçiriyoruz. En büyük amacımız, hangi kültürden olursa olsun, dünya üzerinde çok geniş bir dinleyici kitlesine seslenebilmek” diye ekliyor. Türkiye’deki konserleriyle büyük ilgi gören topluluk Türkiye sevgisini ülkemizdeki turnelerinde çektirdikleri fotoğrafları “Hang on Little Tomato” albümlerinin kartonetine taşıyarak göstermişti. Avrupa’daki ilk performansını Cannes Film Festivali’nde gerçekleştiren Pink Martini özellikle Fransa, İspanya, Portekiz, Belçika, İsviçre, Yunanistan, Lübnan gibi ülkelerde kapalı gişe konserlere imza atıyor. Los Angeles, Oregon, Seattle, New Jersey, San Antonio ve Kansas City senfoni orkestralarıyla birlikte konserler veren topluluk, 2003 yılında Frank Gehry’nin mimari şaheseri Los Angeles Filarmoni’nin yeni evi Walt Disney Konser Salonu’nun açılışını yaptığı gibi 2005’te Türkiye’de de Kuruçeşme Arena’nın açılışını yapmıştı.

Televizyonların ünlü dizileri de Pink Martini şarkılarını soundtrack olarak kullanmak için birbirleriyle yarışıyorlar. The West Wing’den Desperate Houseviwes’a kadar Pink Martini’nin şarkıları şimdiye kadar birçok ünlü dizide kullanıldı. 2011 sonbaharında 2 yepyeni albüme imza atan Pink Martini, ilk olarak Saori Yuki ile “1969” albümünü ardından da 17 yıllık hikâyelerini özetledikleri “A Retrospective” albümünü piyasaya çıkardı. Pink Martini’nin efsanevi Japon sanatçı Saori Yuki ile 2007 yılında “Taya Tan” adlı şarkıyı yeniden yorumlamasıyla başlayan ortak hikâyesi, 69 yılının en güzel şarkılarını bir araya getirdikleri sıcacık albümleri “1969”da da sürdü. 1969 albümü “Blue Light Yokohama”, “Yuuzuki”, “Mayonaka no Bossa Nova (Gece Yarısı Bossa Nova’sı)” gibi Japonya’nın en ünlü şarkılarını ve “Yoake no Scat (Yeni Bir Şafak Melodisi)” gibi Saori Yuki’nin en meşhur şarkılarını içeriyor.

Albümde Fransızca, Japonca ve İngilizce 12 şarkı bulunuyor. Jorge Ben’in “Mas Que Nada”, Peter Paul & Mary’nin “Puff, The Magic Dragon” ve Peggy Lee’nin “Is That All There Is” gibi ünlü şarkılarına yepyeni yorumlar getiren albüm, bir Japon efsanesi olan Saori Yuki’yi de Türkiye’deki sevenleri ile buluşturdu. Grup 2011 yılında, “1969” albümü ile aynı anda 17 yıllık kariyerlerini özetledikleri ve 8 yepyeni şarkı ile destekledikleri “en iyiler- best of” çalışması “A Retrospective”i piyasaya çıkardı. 2013 yılında yayınladıkları “Get Happy” albümlerinde “Quizas Quizas Quizas”, “Sway”, “Smile” gibi unutulmaz eserleri yorumlayan grup, Türk sevenlerine de büyük bir sürpriz yaparak albümde “Üsküdar” şarkısına yer verdi.

2012 yılında Belkıs Özener ile “Aşkın Bahardı” şarkısını birlikte yorumlayan Pink Martini, The Von Trapps ile “Dream A Little Dream” albümünü kaydetti. Neşeli Günler filmiyle meşhur olan Captain ve Maria Von Trapp’ın gerçek torunları Sofia, Melanie, Amanda ve August von Trapp’ın da yer aldığı 8. stüdyo albümlerini 2014’te yayınladı. Pink Martini, 2016’nın sonbaharında 8 dilde 15 şarkı içeren “Je Dis Qui” albümünü çıkardı ve Türk hayranları için “Aşkım Bahardı” şarkısını seslendirdi. 2017’de “Sympathique” albümünün 20. yılını içinde Ravel’in ikonik bestesi Bolero’nun da olduğu yeni bir basımla kutlayan grubun kurucusu ve lideri Thomas M. Lauderdale’ın ünlü kabare şarkıcısı Meow Meow ile kaydettiği albümü Hotel Amour 2019 yılının mart ayında dinleyiciyle buluştu.

Pink Martini 2019 yılında Heinz Record etiketiyle şarkıcı, söz yazarı ve gitarist Edna Vazquez ile birlikte Edna’nın orijinal şarkısı “Sola Soy” ve “Quizás, quizás, quizás” gibi unutulmaz klasik İspanyolca repertuvarın da yer aldığı 5 şarkıdan oluşan Besame Mucho EP’sini yayınladı.

Sesini ilk kez 2018’de Pink Martini’nin “Exodus” single’ında duyduğumuz, müzikseverlerin hayranlıkla takip ettiği Jimmie Herrod ile birlikte yine aynı yıl kaydettiği 5 şarkılık EP Tomorrow’u ce fransızca şarkılardan oluşan Non Ouais!’i müzikseverlerle buluşturdu.

Pink Martini Portland Oregon’da kaydedilen ilk streaming konserlerini 17 Aralık’ta “Home for Holidays” konseptiyle, 31 Aralık’ta “Good Riddance 2020” konseri ile dijital olarak dinleyicilerine sundu.

Pink Martini’nin kurucusu Thomas Lauderdale’in, hazırlık çalışmaları 25 yılın üzerinde süren “Thomas Lauderdale Meets The Pilgrims” albümünün ardından, China Forbes da “The Road” albümü ile 17 Mayıs’ta müzikseverlerle buluştu.

Devamını Okuyun
Reklam
Yorum gezintisi

Yorum yazabilmek için giriş yapın Giriş

Yorum Yaz

Müzik

David Guetta ile Porsche Hangi Konuda İşbirliğine Gitti? Video İzleyin

Yayınlandı

on

Yazan

Elektronik müziğin öncülerinden ve dünyanın en ünlü DJ’lerinden David Guetta ile Porsche’nin en yeni elektrikli araç serisi yeni bir kampanyada buluştu. Muhammed Bin Raşid El Mektum Güneş Enerjisi Parkı’nın göz kamaştırıcı manzarasına, Guetta’nın hit parçası Titanium’un Future Rave Remix’i eşlik etti. Yüksek hızlı sahnelerin, lazer hassasiyetinin ve son teknoloji görsellerin enerjisini zirveye taşıyan parça, 263 metrelik yüksekliğiyle dünyanın en uzun güneş kulesi olan Solar Park’ta yankılandı ve bu kule, Guetta’nın DJ kabini haline geldi. Işık ve hareketle aydınlanan benzersiz bir sahneye dönüşen Muhammed Bin Raşid El Mektum Güneş Enerjisi Parkı, eşsiz bir iş birliğine ev sahipliği yaptı.

Bu iş birliğinin çocukken kurduğu rüyalardan biri olduğunu belirten David Guetta; “Porsche, tıpkı müziğim gibi, duyguyu, performansı ve sınırları zorlamayı temsil ediyor. Köklerine sadık kalırken evrim geçirmek… Bu projenin bir parçası olmak gerçekten ilham vericiydi” dedi.

Hayali gerçeğe dönüştüren büyüleyici prodüksiyon

Dubai Elektrik ve Su Kurumu (DEWA) ve Dubai Ekonomi ve Turizm Departmanı (DET) gibi önemli paydaşların desteğiyle hayata geçirilen projede, Dubai’nin yenilikçilik ve sürdürülebilirlik konusundaki liderliğini pekiştirme hedefi yansıtılıyor.

DEWA tarafından işletilen Muhammed Bin Raşid El Mektum Güneş Enerjisi Parkı, bu dinamik iş birliği için mükemmel bir sahne sundu. Manhattan’ın iki katı büyüklüğünde, 127 kilometrekarelik bir alana yayılan bu park, dünyanın tek bir sahada kurulu en büyük güneş enerjisi projesi konumuna sahip. 2030 yılına kadar Dubai’de yaklaşık iki milyon haneye enerji sağlaması ve yıllık sekiz milyon tonun üzerinde karbon emisyonunu azaltması hedefleniyor.

DEWA CEO’su ve Genel Müdürü Ekselansları Saeed Mohammed Al Tayer; “Dubai Elektrik ve Su Kurumu olarak, Dubai’nin sürdürülebilirlik, inovasyon ve temiz enerji konusundaki sarsılmaz taahhüdünü yansıtan projeleri temsil etmekten memnuniyet duyuyoruz. Muhammed Bin Raşid El Mektum Güneş Enerjisi Parkı, yenilenebilir enerji alanında küresel bir simge haline geldi. Porsche, David Guetta ve Dubai Ekonomi ve Turizm Departmanı (DET) ile gerçekleşen bu olağanüstü iş birliği, temiz enerjinin geleceği şekillendirme konusundaki sınırsız potansiyelini gözler önüne seriyor” dedi.

Dubai Turizm ve Ticaret Pazarlama Kurumu (DCTCM) CEO’su ve DET üyesi Ekselansları Issam Kazim ie yaptığı açıklamada; “Dubai, ilham ve inovasyon şehri olarak liderliğini sürdürmeye devam ediyor. Porsche ile yeni elektrikli araçları için yapılan bu küresel kampanyada iş birliği yapmaktan gurur duyuyoruz. Güneş Enerjisi Parkı, bu tanıtım için mükemmel bir zemin oluşturuyor; şehrimizin sürdürülebilirliğe bağlılığını sergiliyor ve Dubai Ekonomi Gündemi D33 doğrultusunda yenilikçi ve geleceğe dönük çözümleri teşvik etme çabamızı yansıtıyor. Porsche gibi vizyon sahibi küresel markalar ve David Guetta gibi kültürel etkisi yüksek isimlerle yapılan iş birlikleri, sürdürülebilirlik farkındalığını artırmada ve teknolojik ilerlemeyi vurgulamada kilit rol oynuyor. Dubai’yi dünyanın en iyi yaşanacak, çalışılacak ve ziyaret edilecek şehri yapma yolunda ilerliyoruz” dedi.

Yeni Porsche elektrikli modeller kampanyada başrolde

2024 yılında, ikinci nesil Macan, tamamen elektrikli modeller olarak piyasaya sürüldü. Zamanın ötesindeki tasarımı, karakteristik Porsche performansı, uzun menzili ve günlük kullanıma uygunluğuyla yeni Macan, SUV sahibi olmak isteyen Porsche tutkunlarının tüm beklentilerini karşılıyor. Serinin zirvesinde yer alan Macan Turbo, 470 kW’a (639 hp) kadar güç ve 1.130 Nm maksimum tork sunuyor. Bu, sportif bir performansı garanti ediyor: Macan Turbo, 0’dan 100 km/s hıza 3,3 saniyede ulaşıyor. Maksimum hızı ise 260 km/s.

Porsche’nin bugüne kadar ürettiği en güçlü seri üretim modeli Taycan Turbo GT ise kısa süreliğine 1.100 hp’nin üzerinde güç üretebiliyor. Weissach paketiyle sunulan ve tamamen pist performansı için optimize edilen bu model, Nürburgring Nordschleife, California’daki WeatherTech Raceway Laguna Seca, Şanghay Uluslararası Pisti ve São Paulo’daki Interlagos Pisti’nde rekorlar kırarak dört kıtada dört rekor elde etti.

Devamını Okuyun

Müzik

Miley Cyrus Son Şarkısı “End of the World”ü Yayınladı – Klip İzleyin

Yayınlandı

on

Yazan

Şarkının Sözleri:

Today, you woke up, and you told me that you wanted to cry
The sky was falling like a comet on the fourth of July

Baby you’ve been thinking ’bout the future like it’s already yours
Show me how you’d hold me if tomorrow wasn’t coming for sure
Let’s pretend it’s not the end of the world
Let’s pretend it’s not the end of the world

Let’s spend the dollars you’ve been saving on a Mercedes Benz
And throw a party like McCartney with some help from our friends
Yeah let’s go down to Malibu and watch the sun fade out once more
Show me how you’d hold me if tomorrow was coming for sure
Let’s pretend it’s not the end of the world
Let’s pretend it’s not the end of the world
The sky is falling, falling like a comet now
I can see it coming down
The sky is falling, falling like a comet now

Ooh let’s go to Paris
I don’t care if we get lost in the scene
Paint the city like Picasso would’ve done in his dreams
Do all the things that we were way too terrified of before
I wanna take you to nirvana
We can’t take it too far
Hit the bottom of the bottle and forget who we are
Hold me close, you know tomorrow isn’t coming for sure
Let’s pretend that it’s not the end of the world
Let’s pretend that it’s not the end of the world
Let’s pretend that it’s not the end of the world

Let’s pretend
It’s not the end
Let’s pretend
It’s not the end
Let’s pretend
It’s not the end

Let’s pretend that it’s not the end of the world
The sky is falling, falling like a comet now
Let’s pretend that it’s not the end of the world
The sky is falling, falling like a comet now
Let’s pretend that it’s not the end of the world
The sky is falling, falling like a comet now
I can see it coming down

Devamını Okuyun

Müzik

Lady Gaga, Neden Bir Sörfçü Firması İle Mahkemelik Oldu?

Yayınlandı

on

Yazan

Lady Gaga, yeni albümü için doğrudan logolarını kopyaladığını iddia eden bir sörf markası tarafından mahkemeye verildi…

Lost International, “Mayhem” albümü nedeniyle Lady Gaga’ya karşı marka ihlali davası açtı. Şirket, “Mayhem” teriminin kendi ikonik logosunda yer aldığını ve bu nedenle haklarının kendilerine ait olduğunu, Gaga’nın kullanımının ise neredeyse birebir aynı olduğunu savunuyor.

Dava dosyasında Lost, on yılı aşkın süredir sörf tahtaları ve ürünlerinde stilize edilmiş bir “Mayhem” logosu kullandıklarını ve Gaga’nın son albümü için bu tasarımı izinsiz şekilde kopyaladığını belirtiyor.

Şirket, kendi ürünlerindeki “Mayhem” logosu ile Lady Gaga’nın kullandığı logo arasındaki benzerlikleri gösteren bir karşılaştırma da sundu.

Lost’a göre, Lady Gaga 2015 yılından beri kendilerine ait olan “Mayhem” markasını izinsiz bir şekilde kullanıyor.

Sörf şirketi, Gaga’nın logoyu kullanmasını engellemek için yasal yollara başvururken, ayrıca tazminat talep ediyor ve sanatçının “Mayhem” logosunu kullanarak elde ettiği kârın da kendilerine ödenmesini istiyor.

Lost, daha önce Lady Gaga’ya endişelerini ilettiklerini ancak sanatçının bu kullanımı durdurmadığını belirterek dava açtıklarını söylüyor.

Kaynak: TMZ Sport.

Devamını Okuyun

Müzik

Caz Efsanesi “Dee Dee Bridgewater” Nerede Sahne Alacak?

Yayınlandı

on

Yazan

Grammy ve Tony ödüllü caz efsanesi Dee Dee Bridgewater, büyüleyici sesi ve sahne enerjisiyle CSO Ada Ankara ve Atatürk Kültür Merkezi (AKM) sahnelerinde izleyicileriyle buluşacak…

Kırk yılı aşan kariyeri boyunca caz müziğinin en saygın isimlerinden biri haline gelen Bridgewater, klasiklere kattığı özgün dokunuşlarla ve zamansız yorumlarıyla tanınıyor. Dee Dee Bridgewater, Big Band, Quartet ve Grammy ödüllü piyanist Bill Charlap ile gerçekleştirdiği özel performanslarla dünya çapında turnelerine devam ederken, CSO Ada Ankara ve AKM sahnelerinde unutulmaz bir konser vermeye hazırlanıyor. Dee Dee Bridgewater’a sahnede; Miki Hayama (Piyano), Rosa Brunello (Bass) ve Shirazette Tinnin (Davul) eşlik edecek. Kendi diskografisinden en sevilen parçaları, caz klasiklerine getirdiği benzersiz yorumları ve etkileyici sahne enerjisiyle müzikseverlere unutulmaz bir gece sunacak.

Dee Dee Bridgewater hakkında

Üç Grammy ödülü sahibi sanatçı en son Eleanora Fagan (1915-1959): To Billie With Love From Dee Dee albümüyle En İyi Caz Vokal Albümü dalında Grammy kazandı. Profesyonel kariyerine efsanevi Thad Jones/Mel Lewis Big Band ile adım atan Bridgewater, 70’li yıllarda Max Roach, Sonny Rollins, Dexter Gordon ve Dizzy Gillespie gibi caz devleriyle aynı sahneyi paylaştı. 1980’lerde pop müziğe yöneldikten sonra Paris’e taşınarak cazın köklerine dönüş yaptı ve çıkardığı albümlerle büyük yankı uyandırdı. Ella Fitzgerald’a adadığı iki Grammy ödüllü Dear Ella albümü sanatçının en beğenilen çalışmalarından biri oldu.

Cazın yanı sıra müzikal tiyatrodaki başarısıyla da dikkat çeken Bridgewater, 1975 yılında Broadway’in kült yapımı The Wiz müzikalindeki “Glinda” rolüyle Tony Ödülü kazandı. Off-Broadway’de sahne aldığı Lady Day müzikalinde Billie Holiday’i canlandırarak Laurence Olivier En İyi Müzikal Kadın Oyuncu Ödülü’ne aday gösterildi.

Müziğin yanı sıra sosyal sorumluluk projeleriyle de aktif bir rol üstlenen sanatçı, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) İyi Niyet Elçisi olarak dünya çapında açlıkla mücadeleye destek veriyor. 2017’de Kennedy Center’da NEA Jazz Masters Fellows Ödülü’ne layık görülen Bridgewater, caz dünyasındaki eşsiz mirasını sürdürmeye devam ediyor.

Dee Dee Bridgewater; 6 Nisan 2025 Pazar günü saat 20.00’de AKM Türk Telekom Opera Salonu ve 7 Nisan 2025 saat 20.00’de CSO Ada Ankara Ziraat Bankası Ana Salon’da.

Devamını Okuyun
Reklam

En Çok Okunanlar