Bizimle iletişim kur

Sanat

Bir Göç Hikayesi “MUAZ” Burcu Kapu’nun Kaleminden İnkilap Kitabevi İmzasıyla Raflardaki Yerini Aldı

Bu dünyada kendi cehennemini yaratanları ve savaşın yıkıcı etkisini bir çocuğun gözünden anlatan Burcu Kapu’nun “Muaz” isimli yeni kitabı, İnkılâp Kitabevi etiketiyle okurlarıyla buluşmayı bekliyor.

Yayınlandı

on

Radio Mood App

İnsanın yarattığı en büyük felaket olan savaşın ve tek bir sırt çantasıyla yola koyulmak zorunda kalanların romanı “Muaz”, karanlığın en koyu anının aydınlığa en yakın an oluşunuz konu alıyor. Her şeyin bittiği anda başlayan en güzel hikayeler, o zamana kadar yaşanan zorluklarıyla beraber bir çocuğun gözünden aktarılırken, Burcu Kapu özgürlük, eşitlik ve kardeşlik kavramlarının gerçekten istendiğinden duyduğu şüpheleri dile getiriyor. 

Hatırladıkça utanılan ve belleğin en ücra köşelerine atılmaya çalışılan kötülükleri, çocukların kolay unuttuğu dile getirilse de gerçeğin hiç de öyle olmadığını gerçek bir hikayeden uyarlayarak anlatan “Muaz”, İnkılâp Kitabevi imzasıyla savaşların ortasında yiten çocukluğa bakmaya çağırıyor. Tek çareleri Türkiye’ye göç etmek olan insanların yaşadıklarının, bir anda herkesin başına gelebileceğini dile getiren Burcu Kapu, korku dolu gözlerle dünyayı izleyen bir çocuğun hikayesine okurlarını dahil ediyor.

En Küçük Umudun Kıvılcıma Dönüşünü Anlatıyor 

“Muaz”, ülkesindeki savaştan kaçarak yeni bir memlekete yerleşen mültecilerin; anılarından uzakta, kurdukları hayalleri çoktan yıkılmış ve gittikleri yerlerde dışlanmanın ağırlığı altında ezilmelerini konu alıyor. Sadece insani duyguların hissedildiği romanda; din, dil, ırk ayrımı bir kenara bırakılırken, içindeki yaraları iyileştirmeye çalışan insanların ve insanlığın mücadelesi etkileyici bir dille kaleme alınıyor.

Reklam

Yaşanan zorluklara rağmen hayata tutunma azminin ve ilmek ilmek örülen bir hayatın hikayesi, “Muaz”da edebiyatın ve sanatın olanaklarından yararlanılarak ifade ediliyor. Gayret ederek, iyilikle yeniden kurulan bir yaşamın izlerini taşıyan romanda Burcu Kapu, en ufak bir umudun dahi elinden tutmak gerektiğinin üzerinde duruyor. 

Arka Kapak Yazısı

İnsanın tüm yaşamını ufacık bir sırt çantasına sığdırmaya çalışıp köklerini, evini ardında bırakarak onu neyin beklediğinden bihaber olduğu bir yolculuğa çıkması kolay şey değildir. Muaz için de hiç kolay olmamıştı. Henüz on dört yaşındaydı, çocukların her şeyi daha kolay unuttuğu söylense de onun için öyle gelişmemişti olaylar. Evlerinin yakınında patlayan bombanın bıraktığı yıkıntılarla, gezmeyi çok sevdikleri Halep’teki o alışveriş merkezinden kalan beton yığınlarıyla, yine o bombaların etkisiyle kana bulanmış insanlarla göz göze gelmiş; anne ve babasının gözlerindeki o endişeyi ise en yakından görmüş, her şeyi hafızasının bir köşesine kaydetmişti ister istemez. İç savaş yıllardır sürüyordu ve her şey daha da tehlikeli bir hâl almıştı. Artık yaşamak için tek çareleri vardı: Bir şekilde sınırdan geçip Türkiye’ye gitmek. Peki orada her şey yoluna girecek miydi yoksa çok daha karmaşık günler mi bekliyordu onları? 

Burcu Kapu, aslında hepimizin ucundan kıyısından tanık olduğu yaşamları tam da merkezinden, on dört yaşındaki Muaz’ın gözünden anlatıyor. Tükenen ihtimallerin, iliklere kadar hissedilen korkuların, geride bırakılan tüm yaşanmışlıkların, vazgeçilmek zorunda kalınan hayallerin, dışlanmanın, hor görülmenin enkazında kalmış küçük bir çocuğun, yaralarına merhem arayışının etkileyici hikâyesine en yakından konuk olacaksınız.

Muaz; tüm ümitlerin tükendiği yerde gayret, iyi niyet ve emekle kendine ufacık bir çatlak bulup yeşerecek o tohumların habercisi…

Reklam

Özgeçmiş

Yazar Burcu Kapu

1978 yılında İstanbul’da doğdu. Lise öğrenimini Kadıköy Anadolu Lisesi’nde, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi’nde Moleküler Biyoloji ve Genetik alanında, yüksek lisansını ise Yeditepe Üniversitesi’nde MBA yaparak tamamladı. Uzun yıllar ilaç sektöründe psikiyatri alanında marka yöneticiliği yaptı. Profesyonel hayatına başladığı andan itibaren hep farklı işleri aynı anda yapan Kapu, kendi ayakkabı markasından spor radyoculuğuna, spor televizyonculuğundan yazarlığına kadar birçok alanda çalıştı. Suriye savaşının patlak vermesiyle birlikte mültecilere dair bir şeyler yapma arzusu onu UNICEF, BM, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu ve çeşitli STK’lar ile birlikte projeler geliştirip uygulamaya sürükledi. Bu yıllarda aynı zamanda İstanbul Üniversitesi’nde Sosyoloji alanında lisans eğitimi aldı. Halen BeinSports’ta spor programı hazırlayıp sunan Burcu Kapu, Türkiye’de yaşayan mülteci çocuklarla yaşadıklarından yola çıkıp ilk romanını kaleme aldı. Semih Gümüş ile birlikte yazarlık yolculuğuna başlayan Kapu’nun 2017 yılında yayımlanmış Hiç Pas Vermiyorsun isimli bir kitabı daha bulunmaktadır. 

Künye

Tür: Roman

Reklam

Yayın Direktörü: Gülşen İşeri

Yayıma Hazırlayan: Gizem Demir

Editör: Olcay Mağden

Son Okuma: Saliha Ulusoy

Çizim ve Kapak Tasarım: Gilas Coşkun

Reklam

Sayfa Tasarım: Beyzanur Karabulut

Sayfa Sayısı: 244

Kitap Ebadı: 13,7 x 21,5

İç Sayfa: III. Hm Enzo, 52 grKapak Kağıt Cinsi: Amerikan Bristol 230 gr

Reklam

Sanat

Animal Inside Out – Gerçek Hayvanların Anatomi Sergisi Nerede Açıldı?

Yüzlerce markaya ve sınırsız eğlenceye ev sahipliği yapan İstanbul Cevahir,
kapılarını “Body Worlds: Animal Inside Out – Gerçek Hayvanların Anatomi Sergisi için ziyaretçilerine açtı. Peki sergi ne zamana kadar gezilebilir?

Yayınlandı

on

Yazan

Radio Mood App

Birbirinden farklı etkinliklere ve yüzlerce markaya ev sahipliği yapan İstanbul Cevahir, dünyaca ünlü HUPALUPA Expo, ‘Animal Insıde Out’- Gerçek Hayvanların Anatomi Sergisi’ni ziyaretçileriyle buluşturdu. 5 Temmuz itibarıyla kapılarını açan sergi, hayvanların iç dünyasını yakından keşfetmek isteyen herkese farklı bir deneyim sunuyor.

HUPALUPA Expo, Body Worlds: Anımal Insıde Out Sergisi 1 Eylül’e kadar İstanbul Cevahir’de!

İstanbul Cevahir ev sahipliğinde gerçekleşen HUPALUPA Expo, “Body Worlds: Animal Inside Out – Gerçek Hayvanların Anatomi Sergisi”, hayvanların iç anatomisini büyüleyici bir şekilde gözler önüne seren eşsiz bir sergi olması ile biliniyor. Bunun yanı sıra, ilk kez Alman Anatomist Gunther von Hagens’in plastinasyon tekniğini kullandığı sergi, daha gerçek bir deneyim fırsatı sunuyor.

Nat Geo Wild lisanslı içerikleriyle zenginleştirilen sergi, İstanbul Cevahir ziyaretçilerine; birçok farklı hayvan türünün kas, damar ve kemik yapılarını detaylı bir şekilde inceleme şansı tanıyor. Hem bilim meraklıları hem de hayvanseverler için benzersiz bir deneyim olan sergi, 1 Eylül tarihine kadar 1.kat Eski Eğlence merkezi alanında misafirlerini bekliyor.

Etkinlik hakkında detaylı bilgi ve biletler için www.anatomisergisi.com web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Reklam
Devamını Okuyun

Sanat

Bergama Tiyatro Festivali Ne Zaman Başlıyor? Hangi Oyunlar Var?

Sürdürülebilir, paylaşan ve dönüşen bir festival olma hayaliyle yola çıkan Bergama Tiyatro Festivali, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Bergama Belediyesi’nin paydaşlığında, Bergama Ticaret Odası (BERTO) ve Bergama Kültür Sanat Vakfı (BERKSAV) ile Ne Yerde Ne Gökte Derneği’nin destekleriyle beşinci kez perde açmaya hazırlanıyor.

Yayınlandı

on

Yazan

Radio Mood App

Sürdürülebilir, paylaşan ve dönüşen bir festival olma hayaliyle yola çıkan Bergama Tiyatro Festivali, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Bergama Belediyesi’nin paydaşlığında, Bergama Ticaret Odası (BERTO) ve Bergama Kültür Sanat Vakfı (BERKSAV) ile Ne Yerde Ne Gökte Derneği’nin destekleriyle beşinci kez perde açmaya hazırlanıyor.

Bu yıl Fibabanka ve Ateş Çelik sponsorluğunda, BERaBER tarafından 9-11 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek festival Bergama’nın tarihi mekanlarında konuklarını ağırlayacak.

Sürdürülebilir, paylaşan ve dönüşen bir festival olma hayaliyle yola çıkan Bergama Tiyatro Festivali, 5. edisyonu ile 9-11 Ağustos tarihleri arasında Bergama’nın antik yapılardan sokaklarına uzanan taşların izinde, katılımcılarını yeni hikayelerin peşine düşmeye davet ediyor. Ulusal ve uluslararası tiyatro performanslarının yanı sıra panel ve atölye çalışmalarıyla da katılımcılarına kapsamlı bir deneyim alanı sunan festival programı her sene olduğu gibi bu yıl da T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bergama Belediyesi, Bergama Ticaret Odası, BERKSAV (Bergama Kültür ve Sanat Vakfı) ve Ne Yerde Ne Gökte Derneği’nin destekleriyle hayata geçiriliyor.

Reklam

Fibabanka ve Ateş Çelik sponsorluğunda BERaBER tarafından Bergama’nın tarihi, özel ve özgün mekanlarında beşinci kez hayat bulacak festival, üç güne yayılan programı boyunca hem ücretli hem de ücretsiz etkinlikleriyle sanat severe kapılarını açacak.

Bir araya gelmenin, tanışmanın ve yeni hikayeler paylaşmanın önemine dikkat çekmeyi bu sene de sürdürecek olan Bergama Tiyatro Festivali, üzerinde durduğu Yerelleşme, Sektörleşme, Yer Değiştirmiş Kültürel Miras başlıkları hakkında tartışmalara alan açarak buluşturucu etkileşimli ve yeni bağlar kurmayı önceleyen bir platform olmayı beşinci edisyonunda sürdürmeye devam edecek.

Festivalin merakla beklenen programına ait detaylar ve biletler çok yakında!

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları ve İzmir Büyükşehir ve Bergama Belediyesi paydaşlığında, Bergama Ticaret Odası (BERTO), Bergama Kültür Sanat Vakfı (BERKSAV) ile Ne Yerde Ne Gökte Derneği’nin destekleriyle 9-11 Ağustos 2024 tarihleri arasında düzenlenecek 5. Bergama Tiyatro Festivali’nin biletleri ve festival programına ait diğer detaylar ilerleyen günlerde açıklanacak.

Fibabanka ve Ateş Çelik sponsorluğunda BERaBER tarafından geliştirilen, bölgesel tiyatro ekiplerinin oyunlarından ulusal ve uluslararası performanslara kadar uzanan bir seçkinin ve etkinlik programının yer alacağı festival ile ilgili duyuruları takip etmek için bergamatiyatrofestivali.com adresini ziyaret edebilir ve sosyal medya hesaplarını takip edebilirsiniz.

Reklam

Devamını Okuyun

Sanat

Akbank Kısa Film Festivali Filmleri Akbank Sanat’ta Gösterimde

Türkiye’nin sanat sahnesine önemli katkılar sunan Akbank Sanat’ın ev sahipliğinde 25 Mart – 04 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen Akbank Kısa Film Festivali’nin ulusal yarışma seçkisinde yer alan filmler, kaçıranlar için bir kez daha Akbank Sanat’ta.

Yayınlandı

on

Yazan

Radio Mood App

Türkiye’nin sanat sahnesine önemli katkılar sunan Akbank Sanat’ın ev sahipliğinde 25 Mart – 04 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilen Akbank Kısa Film Festivali’nin ulusal yarışma seçkisinde yer alan filmler, kaçıranlar için bir kez daha Akbank Sanat’ta.

2 – 9 – 16 – 23 Temmuz tarihlerinde Salı günleri düzenlenecek “20. Akbank Kısa Film Festivali Festival Kısaları Akbank Sanat’ta” etkinliği kapsamında Festival Kısaları bölümünde yer alan toplam 15 kısa film ücretsiz olarak sinema tutkunlarıyla buluşuyor. Kısa filmlerin üretimini cesaretlendirmeyi ve yeni sinemacıları desteklemeyi amaçlayan festivalde yer alan her bir film, kendi özgün hikayesiyle seyircileri etkilemeye hazırlanıyor ve sinema sanatının çeşitli yönlerini keşfetmek isteyen herkesi bekliyor.

Reklam

Akbank 20. Kısa Film Festivali Festival Kısaları Akbank Sanat’ta Gösterim Programı

02.07.2024 Salı: 19:00 Festival Kısaları ( A ) – Sonunda – 20 – Evcil – 19 – Kurbağalar – 14

09.07.2074 Salı: 19:00 Festival Kısaları ( B ) – Defineciler – 12 – Hangi Gece Büyüdüysem – 17 – Görüşürüz Kaplumbağa – 24 – 36

16.07.2024 Salı: 19:00 Festival Kısaları ( C ) – Zarafet ve Şiddet Arasında – 14 – Yeni Bir Mağlubiyete İhtiyacım Yok – 22 – Kafamdaki Polis – 19

23.07.2074 Salı: 18:00 Festival Kısaları ( D ) – Dank – 16 – Ben Süpermarket Değilim – 19 – Tarihte Yaşanmamış Olaylar – 16 – 19:30 Festival Kısaları ( E ) – Kaç Gün Sürecek – 19 – Kafamın İçinde Atlar Koşuyor – 19 – Onun Kalesinde – 20.

Reklam

Devamını Okuyun

Sanat

Geleneksel Japon Tiyatrosu Noh Gösterisi, İstanbul’a Geliyor

İBB Şehir Tiyatroları Japonya’nın geleneksel tiyatrosu Noh’u 2 Temmuz 2024 Salı günü 19.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde İstanbul seyircisiyle buluşturuyor. Türkiye’de ilk kez sahne alacak Japonya’nın somut olmayan kültürel mirası olan Noh tiyatrosu, geleneksel Japon kültürü meraklılarının beğenisine sunuluyor.

Yayınlandı

on

Yazan

Radio Mood App

İBB Şehir Tiyatroları Japonya’nın geleneksel tiyatrosu Noh’u 2 Temmuz 2024 Salı günü 19.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde İstanbul seyircisiyle buluşturuyor. Türkiye’de ilk kez sahne alacak Japonya’nın somut olmayan kültürel mirası olan Noh tiyatrosu, geleneksel Japon kültürü meraklılarının beğenisine sunuluyor...

İBB Şehir Tiyatroları; Dünya tiyatrolarının önemli oyunlarını seyircisiyle buluşturmak için yaptığı uluslararası işbirlikleri kapsamında, geleneksel Japon tiyatrosu Noh “Bir Ruha Ağıt – Ruh Nereye Gider? Japonya’dan Dünya Barışına Bir Dilek” adlı gösteriyi ağırlıyor.

Gösteri, Japonya ile Türkiye’nin diplomatik ilişkilerinin kurulmasının 100. yıl dönümü şerefine gerçekleşecek. Noh tiyatrosu, Doğu Avrupa turu kapsamında Türkiye dışında Bulgaristan, Yunanistan ve Romanya’da da sahne alacak.

Reklam

Oyun, Japonya’nın Osaka şehrindeki en eski tiyatro olarak 1927 yılında kurulan Yamamoto Noh tiyatrosu tarafından sahneye konulacaktır.

Oyunun ücretsiz davetiyeleri 26 Haziran 2024 Çarşamba günü saat 11.00’den itibaren İstanbul Senin uygulaması üzerinden temin edilebilir.

Noh Tiyatrosu Hakkında

700 yıl önce doğan Noh, Dünya’nın en eski maske dramasıdır. Japonya’nın savaşçıları ve samurayları bu dramada yer almışlardır.

Noh’un şarkıları Japonya’da kültürel olarak yaşamakta ve birçok kişi bu şarkıları ezberlemektedir.

Reklam

Noh, Şinto inancının tapınak unsurlarını içinde barındırır ve açık havada oynanır.

Noh tiyatrosunun özelliği çok özel yavaş ve stilize jestler yapan, çok az söz söyleyen maskeli oyunculardır. Sahne genellikle kare şeklindedir ve Şinto tapınağı gibi üçgen bir çatıya sahiptir. Seyircinin odağının oyuncular üzerinde kalması için çok az sayıda renkli sahne dekoru kullanılır.

Ana karakter doğaüstü bir varlık veya tanrıdır. Diğer bir karakter genellikle Budist veya Şinto rahibidir. Bunun yanında şarkı söyleyen veya arkada duran yardımcı oyuncular vardır.

Maske takan oyuncuların hareketleri tamamen gelenekseldir; giydikleri kostümler de zengin ve gösterişlidir.

Oyunda dört çalgıdan oluşan bir orkestra vardır. Çalgılar babadan oğula geçmedir ve birkaç asırlıktır. Bu müzik samurayların sevdiği bir müziktir. Bu oyun sayesinde dünyayı samurayların gözünden görmek mümkün olacaktır.

Reklam

Devamını Okuyun
Reklam

En Çok Okunanlar