Hiç tanımadığınız birinin evinde, hemde uçsuz bucaksız ormanlara açılan bir malikanede, gecenin bir köründe, sisler içinde, kulaklığınızı takıp son ses müzik eşliğinde koşuya çıkarmaydınız. Bu sorunun cevabını öğrenmek istiyorsanız cuma günü vizyona giren The Invitation filmine gidebilirsiniz.
The Invitation (2022)
Filmin giriş kısmı yazın yayınlanan Türk işi tv dizilerine, ortalara doğru ise korku klişeleriyle dalga geçen parodi videolarını anımsattı bana. Senaryo başından sonuna kadar, sırf sondaki olayların gelişimi için yazılmış, bir bütün anlam barındırmayan sahnelerden oluşuyor. Yani anlatmak istediği bir şey var lakin yönetmen Jessica M. Thompson bunu sona saklayıp baştaki kısımlara önem vermeyen bir film sunuyor bizlere. Bu tarzda ki bir filmi Roman Polanski çekseydi belki de çok farklı bir sunumla çok farklı bir film izleyebilirdik.
Conclave yani Türkçe adıyla Konsey filmi bu haftanın en iyi filmlerinin başında geliyor. Baş rolde Ralph Fiennes ile ilginç ve bir o kadar da ilgi çekici komplo gerilimi izliyoruz.
Görevdeki Papa aniden vefat edince yeni papanın seçilmesi için bütün kardinaller toplanıyor ve seçim konseyi kuruluyor. Hristiyanlık aleminin birinci din adamının seçim süreci beni ne ilgilendirsin demeyin; çünkü, film öyle güzel bir gerilim ve gizeme sahip ki, aslında hayatın her anında karşılaşabileceğimiz veya yaşadığımız çekişmeler, rekabetler ve seçim sürecini bu kez Papalık makamı için koca koca din adamlarının yaptıkları ile izliyorsunuz.
Conclave – Konsey Filminin Öne Çıkan Oscar Adaylıkları
4 Oscar’lı “BATI CEPHESİNDE YENİ BİR ŞEY YOK”un yönetmeni Edward Berger imzasını taşıyan film Robert Harris’in aynı adlı çok satan romanından uyarlanmış bir yapım.
Yönetmen Edward Berger bu filmiyle de Oscarlara göz kırpıyor. Ve şansı az değil.
Ayrıca adaylıklar arasında En İyi Erkek Oyuncu kategorisinde Ralph Fiennes ve En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu kategorisindeki performansıyla Isabella Rossellini var. Ben Ralph Fiennes’i oyunculuğu ile alkışladım.
Filmin başarılı müzikleri de gerilime ve atmosfere çok iyiyi uyuyor.
Conclave – Konsey Filmi Neden İzlenir?
Conclave – Konsey Filmi ters köşeleri olan ve en sonunda gerçekten hiç beklemediğimiz bir alt ters köşe ile son noktayı başarılı şekilde koymayı başarıyor. Komplo gerilimleri, gizem ve ayak oyunları anlatan hikayeleri sevenler ile Ralph Fiennes’ı iyi bir oyunculukla izlemek isteyenler için kaçılılmaması gereken bir film. Ayrıca filmin sonlarına doğru kardinal Todesco’nun müslümanlarla ilgili ters söylemlerine kardinal Benitez’in yaptığı konuşmayı da dikkatimizden kaçırmayın. Ve tabi filmi de kaçırmayın.
2025 Oscar ödülleri için “En İyi Film” dahil 8 dalda adaylık elde eden “CONCLAVE / KONSEY”, ülkemizde 07 Şubat Cuma gününden itibaren vizyonda.
4 Oscar’lı “BATI CEPHESİNDE YENİ BİR ŞEY YOK”un yönetmeni Edward Berger imzasını taşıyan filmin Altın Küre ödülünü de kazanan senaryosu, Robert Harris’in aynı adlı çok satan romanından uyarlandı.
Conclave – Konsey Filmi Oyuncuları Kimler?
Filmdeki performanslarıyla Ralph Fiennes (En İyi Erkek Oyuncu) ve Isabella Rossellini (En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu) Oscar adayı oldu. Conclave 12 dalda BAFTA, 11 dalda Critics Choice ve 6 dalda Altın Küre adaylığı elde ederken, dünyanın önemli film festivalleri ve sinema birlikleri tarafından şu ana dek 56 ödül ve 278 adaylığa layık görüldü.
Conclave – Konsey Filminin Konusu Nedir?
Kardinal Lawrence, dünyanın en gizli ve kadim olaylarından birini; yeni Papa’nın seçilmesi sürecini yönetmekle görevlendirilir ve burada kendisini, Kilise’nin temellerini sarsabilecek bir komplonun ortasında bulur. Bölünmeler, skandallar, ittifaklar, Vatikan içindeki siyasi rekabet ve entrikalar yoğunlaşırken Lawrence, ölen Papa’nın yeni Papa seçilmeden önce mutlaka ortaya çıkarılması gereken bazı kritik sırlarla hayata gözlerini yumduğunu fark eder.
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez filmi eğer müziği seviyorsanız, bir efsanenin keşfedilme, şöhret olma ve yaratım süreçlerine şahit olmak istiyorsanız tam size göre bir film. Bob Dylan Hayranı olmasanız bile bu haftanın en iyi filmlerinden biri olan “A Complete Unknown – Bob Dylan Tam Bir Bilinmez” filmini mutlaka kaçırmayın.
Tüm bunların dışında keyifli, sonuna kadar merakla ve sıkmadan kendini izleten zaman zaman esprili bir film.
Sylvie Russo rolünde Elle Fanning ve Bob Dylan rolünde Timothée Chalamet – Bob Dylan Tam Bir BilinmezFilminde
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez Filminin Detayları
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez filmi aslında Bob Dylan hayranları için tüm hayat hikayesini anlatmayan ve tüm detayları ve kesitleri görebilecekleri bir film değil. Zaten filmin isminde olduğu gibi “Bilinmezleri” çok olan ve her an flaşların odağında olan bir sanatçı değil. Kitap uyarlaması olan filmde de efsane sanatçının 1961 ile 1965 yılları arasındaki 4 yıllık süreçte yaşadıklarını anlatılıyor ve 1965’deki festivalin son şarkısının ardından bir kaç sahne daha devam ederek film bitiyor.
Hayranı olduğu Woody Guthrie’yi görmeye ve ona yazdığı şarkıyı seslendirmek için sadece gitarı ve bir sırt çantasındaki eşyalarla otostop yaparak kilometrelerce yol gelen genç adam Bobby Dylan işte o tanışma anı ve Woody Guthrie için yazdığı şarkıyı seslendirdikten sonra Guthrie’nin müzisyen arkadaşı Pete Seeger ve eşi Toshi’nin elinden tutmasıyla içindeki tüm yeteneği dünya ile buluşturmaya başlıyor.
Devamında film sadece müzik ile ilerlemeyip Dylan’ın o dönemki çalkantılı hayatını ve sevgilisi Slyvie ile ilişkisinin popüler folk müzik sanatçısı Joan Baez’i gördüğü anda değişen rotasını ve Baez ile Dylan’ın müzikal ortaklarının neden ve nasıl başladığını anlatıyor.
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez Filminin Oyuncu Performansları Nasıl?
Filmde en çok Timothée Chalamet’nin Bob Dylan performansıyla, şarkıları seslendirişini ve Monica Barbaro’nun Joan Baez performansındaki oyunculuklarını beğendim. Edward Norton da plase. Zaten üç oyuncunun Oscar adaylığı da beğenimi destekler nitelikte.
Joan Baez rolünde Monica Barbaro ve Bob Dylan rolünde Timothée Chalamet – Bob Dylan Tam Bir Bilinmez Filminde
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez Filmi İzlenir mi?
Bob Dylan Tam Bir Bilinmez bu haftanın en iyi ve keyifli filmlerinin başında geliyor. Bob Dylan hayranı olmasanız bile müzik sevmeniz bu filmi seyretmeniz için yeterli bir sebep. Benzeri biyografik müzik filmlerden ayrışan bir filmle karşı karşıyayız. Özellikle Bob Dylan’ın genç yaşlardaki umursamaz ama bir yandan içten içe umursayan karakterini izlemek çok güzeldi. Ve müziğe olan saf tutkusu da hayranlık uyandırıcı. Mutlaka izleyin.
Varlık (Presence), banliyödeki bir eve taşınan bir ailenin hayatına odaklanıyor. Banliyöde yeni bir eve taşınan aile hayatlarındaki sorunların üstesinden gelmeye çalışır. Aile çok geçmeden mülklerinde yalnız olmadıklarını fark eder ve kendilerini korku dolu anların içerisinde bulurlar.