Masal kahramanlarımız deyince herkes çocukluğuna gider. O sıcak günleri kim unutur ki zaten. Disney, her masal kahramanımızın filmini yapıyor zaten. Bu sefer çok yakından tanıdığımız bir karakterin filmi oldu; PİNOKYO. Başrolünü Yeşil Yol, Forrest Gump gibi filmlerden tanıdığımız Tom Hanks ve Netflix’in ünlü korku serisi The Haunting dizisinden tanıdığımız Benjamin Evan Ainsworth paylaşıyor. Film, 3. bir ağızdan yani Joseph Gordon’un seslendirdiği Jiminy Cricket tarafından anlatılıyor. Back To Future ve Forrest Gump gibi filmleri yönetmesi ile ünlü olan Robert Zemeckis bu sefer Pinokyo için yönetmen koltuğuna oturdu.

Hepimizin bu tatlı kuklanın hikayesini biliyoruzdur. Kısaca özetlemek gerekirse; “Yalnız yaşayan marangoz Gepetto usta kendisinin bir çocuğu olması için dua eder. Gepetto Usta’nın bu dileği geri çevrilmez ve Pınar Ağacından oyarak kendi yaptığı kukla olan Pinokyo bir gece ansızın canlanır. Pinokyo’nun tek bir hayali vardır; gerçek bir çocuk olup babasını gururlandırmak. Ama Pinokyo’yu bu yolda kötü emellerine alet etmek isteyen birçok düşmanı olacak. Acaba, Pinokyo gerçek bir çocuk olacak mı?”. Yapımcılığını Walt Disney Pictures in üstlendiği yapım 1 saat 45 dakikalık bir süresi ile Disney+ kütüphanesindeki yerini aldı.

Pinokyo Filmi Nasıl?

Müzikal bir macera tadında olan film tatlılıktan yenmiyor. CGI olarak sınıfta kalsada hikaye akışı sebebi ile pek umursanmıyor. Hatta bir süre sonra gözünüz alışıyor ve doğrusu buymuş gibi izliyorsunuz. Animasyon ve gerçek karışık bir film olduğu için konu ve görsel efektler dışında bahsedilebilecek pek bir olayı yok. Tabi Pinokyonun yalan söylemediğini varsayarsak. Evet yanlış anlamadınız bu hikayede Pinokyo yalancı değil sadece kendini kurtarmaya çalışıyor. Filmden uzun burunlu yalancı bir Pinokyo beklentiniz varsa olmasın çünkü bu Pinokyo dürüst Pinokyo.

Değinmem gerektiğini düşündüğüm bir konu var. Bu sevimli kahramanlar hayatımıza aslında hep katkısı olmuş karakterlerdir. Bu yapımlarda biz küçükler için hep bir öğüt tarzında göndermeler ve öğretiler oluyordu. Bu yüzdende “Yalancılık Kötüdür” mesajı çocuklara aktarılamıyor. Sosyal mesajı olması gereken filmde bu kısım eksik kalmıştı. Hatta, senaryo yanlış anlatıldığı için küçük çocuklar üzerinde kötü bir etkisi de olabilir. Normalde babasının sözünü dinlemeyen Pinokyo’nun başına bela gelirken, bu sefer babasını gururlandırmak için başına bela alıyor. Bu iki olay arasında çok fark var. Minik izleyilerimizin yanlış mesaj almasını istemeyiz.

Genel olarak çocuk filmi kategorisinde olduğu için ailecek izlenebilecek çok güzel bir yapım olmuş. Artık çocuklarımızın bile üstüne göz dikmiş insanların olduğu kötü bir devirdeyiz. Onlarla vakit geçirmeli ve onları dış dünyadan etkilenmeyecek şekilde eğitmemiz ve yanlarında olmamız gerekiyor. Bu durum için en önemli faktör, onlarla beraber aktivite yapmak ve vakit geçirmektir. Onların yanında olduğumuzu hissettirmeliyiz. Zengin animasyon kütüphanesi ile Türkiye’de yayın hayatına geçen Disney+ da çocuklarımıza uygun çok fazla güzel yapım var. “Disney Day” olarak 8 Eylül de Netflix kütüphanesine eklenen PİNOKYO, bu yapımlara bir örnek. Düşüncelerim tamamen öznel olduğu için sizler izlerken fikriniz farklı olabilir. Filmin fragmanını sizler için ekledim; şimdiden herkese iyi seyirler.