Temmuz 2022′ Jordan Pele nin korku filminden, en yeni MCU filmine, en tatlı animasyonlardan Russo kardeşlerin son yapımına kadar vizyona gelecek yapımları sizler için derledik.
Minions: The Rise Of Gru – 1 Temmuz
Minyonlar geri dönüyor. 1970’lerde, önceki filmlerde yaşanan olayların ardından Gru’nun (Steve Carell) geçmişini araştırıyor. 12 yaşındaylen hayranı olduğu Vicious 6 ekibine katılmak için kötü planlar yapan Gru, ekibin lideri Wild Knuckles kovulduğunda şansı ve verdiği röportajlar sayesinde ekibin yeni lideri olur. Fakat bu uzun sürmez çünkü Gru, Kevin, Stuart, Bob ve diğer minyonların sayesinde yaptığı hırsızlığın ilk olumsuz meyvesini alır.
The Forgiven – 1 Temmuz
John Michael McDonagh’ın yazıp yönettiği ve Lawrence Osborne’un 2012 yılında yazdığı aynı adlı romanından uyarlanan dram-gizem filmidir. Fas’ın Yüksek Atlas Dağlarında yaşayan David ve Jo Henniger isimli zengin bir çiftin boşanma eşiğindeyken büyük bir villada eğlenmeye giden bir Faslı adama çarparak zor bir hafta sonu geçirirler.
Thor: Love And Thunder – 8 Temmuz
Avengers: Endgame’den sonra kendi iç huzurunu aramak için Asgard yönetimini Valkyrie’e bırakan Thor Guardians Of the Galaxy ekibi ile yolcuğuna çıkar, ancak Gorr the God Butcher’ı (Christian Bale) ölürmekten alıkoymak için tüm tanrılarla güçlerini birleştirmek ve harekete geçmek zorundadır.
Where The Crawdads Sing – 15 Temmuz
Delia Owens’ın Crawdads Sing romanından uyarlanan drama filmi 1950’lerde ailesi ve büyük kardeşleri tarafından terk edildikten sonra Kuzey Carolina bataklığında büyüyen becerikli bir kız olan Catherine Clarke’ı tam evlenecekken onu terk eden oyun kurucu eski sevgilisi Chase Andrewsin ölü bedeni bulunur. Ve tek süpheli Catherine’dir.
Paws Of Fury: The Legend Of Hank – 15 Temmuz
Mel Brooks’un 1975 tarihli Blazing Saddkes ‘dan esinlenmiş dövüş sanatları temalı komedi animasyon filmidir. Samuray olmayı çok isteyen beagle türündeki Hank kendini kahramana ihtiyaç duyan kedilerin bulunduğu bir kasabada bulur. Vurdumduymaz bir eğitmen olan smokin kedisi Jimbo’nun yardımı ile Hank korkunç samuray rolünü üstlenmeli ve kedilerle bir araya gelmelidir. Tek bir sorun var, kediler köpeklerden nefret ediyor.
The Gray Man – 15 Temmuz
Russo Kardeşler tarafından yönetilen aksiyon gerilim filmi Federal bir cezaevinden alınan CIA operatörü Court Gentry, bir zamanlar olukça yetenekli teşkilat tarafından onaylanmış bir ölüm tüccarıydı. Ama şimdi devran döndü. Court artık bir hedeftir ve CIA’nın eski kohortu olan Lyod Hansen tarafından dünya çapında avlanmaktadır. Film 22 Temmuz da Netflix de yayınlanmadan önce 15 Temmuz da sınırlı bir sinema gösterimine sahip olacaktır.
NOPE – 22 Temmuz
Jordan Peele’nin senaryosunu yapıp üstüne bir de yönettiği bilim kurgu-korku filmi, Kaliforniya’daki Haywood Çiftliğinin sahipleri Emerald ve Oj Haywood ‘un çiftiliklerini kurtarmak için gökyüzündeki UFO ‘nun video kaydını yakalamaya çalışırken ne kadar büyük bir tehditle uğraşmak zorunda olacaklarının farkında değillerdir.
DC League Of Super-Pets – 29 Temmuz
Justice League, Lex Luthor tarafından ele geçirildiğinde, Superman’in köpeği Krypto sahibini ve diğer kahramanları kurtarmak için süper güçlü yok edilemez köpek Ace isimli bir tazı ile bir grup güçlere sahip barınak hayvanları ekibini kurar.
Bu listeler ve film haberleri almak için takip etmeyi unutmayın.
Efsanevi korku serisi, yeni filmi “Kötü Ruh: Uyanış” (Evil Dead Rise) ile sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Kötü Ruh serisinin yaratıcılarından yönetmen Sam Raimi’nin yönetici yapımcı olarak karşımıza çıktığı filmin yönetmen koltuğunda Lee Cronin oturuyor. 1980’lerin başından günümüze kadar izleyiciyi yarattığı doğa üstü evrenle korkutmayı başaran Evil Dead serisinde bu kez aksiyon ormandan şehre taşınıyor!
Ülkemizdeki dağıtımını TME Films’in üstlendiği ve korku sineması tutkunları tarafından merakla beklenen “Kötü Ruh: Uyanış”, dublaj ve altyazı seçenekleriyle 21 Nisan’da sinemalarda!
Korku sinemasının klasikleri arasında yer alan ünlü Kötü Ruh filmi, serinin beşinci filmi “Kötü Ruh: Uyanış” ile geri dönüyor. Ormanda bir kulübede geçen serinin diğer filmlerinin aksine şehirde geçecek olan hikâye, Sutherland ve Sullivan’ın canlandırdığı, birbirine yabancılaşmış iki kız kardeşin karmaşık hikâyesini konu alıyor.
Kâbus gibi bir hayatta kalma mücadelesi
Advertisement
Korku filmi tutkunları tarafından heyecanla beklenen Kötü Ruh: Uyanış, izleyiciyi kâbus gibi bir hayatta kalma mücadelesine ortak ediyor. Zamanla birbirlerinden uzaklaşmış iki kardeşin bir araya gelişinin, et yiyen kötü ruhların canlanmasıyla sekteye uğradığı hikâyede, iki kardeş bir ailenin karşı karşıya gelebileceği en kâbus dolu anları yaşıyor ve vahşi bir hayatta kalma savaşının ortasında kalıyor.
A New Line Cinema / Renaissance Pictures’ın sunduğu, Pacific Renaissance ve Wild Atlantic Pictures yapımı “Kötü Ruh Uyanış”ın yönetmenliğini ve senaristliğini Lee Cronin yapıyor. Filmin başrollerini Lily Sullivan (“I Met a Girl,” “Barkskins”), Alyssa Sutherland (“The Mist,” “Vikings”), Morgan Davies (“Storm Boy,” “The End”), Gabrielle Echols (“Reminiscence”) paylaşıyor. “Kötü Ruh Uyanış” Nell Fisher’ın (“Northspur”) rol aldığı ilk film olarak tarihe geçiyor.
“Kötü Ruh Uyanış”ın yapımcısı Rob Tapert (“Ash vs Evil Dead,” “Don’t Breathe”), yönetici yapımcısı ise film serisinin aynı zamanda yaratıcısı ve korku filmleri ikonu Sam Raimi. Korku filmleri efsanesi “Ash” Bruce Campbell, John Keville, Macdara Kelleher, Richard Brener, Dave Neustadter, Romel Adam ve Victoria Palmieri de filmin diğer yapımcıları arasında yer alıyor.
Cronin’e kamera arkasında görüntü yönetmeni Dave Garbett (“Z for Zachariah,” “Underworld: Rise of the Lycans”) eşlik ederken, yapım tasarımcılığını Nick Bassett, (“Guns Akimbo,” “Sweet Tooth”), kurguyu Bryan Shaw, (“Ash vs Evil Dead,” “Spartacus”) kostüm tasarımını Sarah Voon, (“Chasing Great,” “Inside”), müzikleri ise Stephen McKeon (“The Hole in the Ground,” “Primeval”) üstleniyor.
Kötü Ruh: Uyanış, dublaj ve altyazı seçenekleriyle 21 Nisan’da sinemalarda olacak.
Bir insanın zaman makinesi olsa, geçmişte yaptıkları pişmanlıklarını düzeltmek harici gideceği ilk yerlerden birisi Dinozorları görmek olacaktır. Peki sizin zaman makineniz olmadığına göre (yada olup bize söylemediğinize göre) sizler için Adam Driver 65 Milyon yıl önceki dünyaya gitti. Hem de zaman makinesi olmadan! Peki başına neler geldi?
Film Nasıldı?
Filmde 2 başrol karakterimiz var. Birisi çok sevilen (arkadaşlarım arasında ‘Çin malı Keanu Reeves’ lafı geçen) Adam Driver. Marriage Story filmi ile hepimizin alkışını kazanan Adam Driver oyunculuk konusunda da bu filmde hiçbir sıkıntı çekmemiş. Hatta öyle ki performansı kesinlikle bir alkışı hak ediyor. Diğer başrolümüz ise Ariana Greenblatt. Henüz daha 16 yaşında olan Ariana Greenblatt daha öncesinde Avengers Infinity War filminde Gamora karakterinin küçüklüğünü canlandırmıştı. Bu filmde ise karakterini harika canlandırmış. Bu ikili arasındaki uyum beni Logan filmine götürdü diyebilirim.
65 Filmi
Peki oyunculukları beğendiğimize göre bir diğer bayıldığımız unsura gelelim. Efektler. Özellikle açılış sahnesi ve tabii ki ilerleyen dakikalardaki patlama ve dinozor efektleri gerçekten çok başarılıydı. Son dönemde efekt yapma işi kolaylaşmasına rağmen filmlerin efektleri aşağı doğru gitse de 65 filmi kesinlikle bundan etkilenmemiş.
Süre kullanımına ayrı bir parantez açmam gerekiyor. Filmi ilk duyduğumda 1 saat 30 dakika gibi bir süre görmek beni şaşırttı ancak bu süreyi gayet verimli kullandıklarını düşünüyorum.
AMA
Filmin bazı kesin ve net kurgu hataları var. Örneğin filmin açılış sahnesi ile ilgili bir olay için, filmin ortalarında bir gelişme yaşanıyor ancak siz bunu çok fazla anlayamıyorsunuz. Filmin sonuna geldiğinizde ise ‘Ee bu yaşandıysa Ne zaman oldu? Bana niye böyle verdiler?’ gibi üzücü cümleler kurarak filmden ayrılıyorsunuz.
Advertisement
Ayrıca film ilerlerken size göstere göstere ‘Şuraya bağlayacağız’ diyorlar. Bu fikir benim hoşuma gitti ancak bu süreçte yaşanan klişeler biraz da olsa gözüme battı. Büyük resme baktığımda bağladıkları yer güzel ancak küçük parçalarla klişeye sürüklemesi kötü.
65 Filmi
Söylemeden geçemeyeceğim bir de filmin başından ortasına kadarsürekli gelen bir Jumpscare sahneleri olması bir aksiyon filmi için rahatsız edici bir unsur. Belki 3-4 tanesi göz ardı edilebilir ancak bu filmde çokça bulunuyor.
Filmi İzlemeli Miyim?
Günümüz şartlarında bir sinema biletine 70-150 lira arasında para vermeyi dışarıda bırakarak konuşacağım. Aksi takdirde hiçbir filme gitmemeliyiz diye yorumlamak durumunda kalırım 🙂 65 Filmine gitmenizi öneririm, 1 saat 30 dakikalık süresini gayet güzel kullanan, çerezlik bir aksiyon filmi. 10 Mart Cuma günü Vizyonda! Şimdiden iyi seyirler.