Türkiye’nin en uzun soluklu festivallerinden biri olan Akbank Caz Festivali, bu yıl 23 Eylül-8 Ekim tarihleri arasında şehri, cazın farklı renkleriyle 33’üncü kez buluşturacak.
Her yıl caz dünyasının saygın isimlerini müzikseverlerle bir araya getiren Akbank Caz Festivali, bu yıl da birbirinden özel performanslara ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Avrupa’nın en prestijli caz festivallerinden biri konumunda olan Akbank Caz Festivali, farklı müzik türlerinin bir araya geldiği programıyla sonbaharı caz müziğiyle karşılayacak. Organizasyonu ve içerik programlaması Pozitif iş birliğiyle gerçekleştirilen festivalin ilk konser biletleri, 13 Temmuz Perşembe günü Biletix’te satışa çıkıyor.
Çağdaş ve enerjik yapısıyla Türkiye’nin sanat ekosistemini 30 yıldır kapsayan Akbank Sanat etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen ‘33. Akbank Caz Festivali’nde satışa açılan konserlerle birlikte festival heyecanı da başlıyor. Yaşayan efsane tanımını bütünüyle karşılayan, farklı müzikal estetiklerinden usta isimlerle hem stüdyo hem de sahneyi paylaşan, müzik dünyasına kattıklarıyla ‘kâşif’ yakıştırmasını tartışmasız üstlenen gitar virtüözü Al Di Meola konseri, 25 Eylül Pazartesi, AKM Tiyatro Salonu’nda izlenebilecek. Hem besteciliğinde hem de müziğinin icrasında açık, aksettirici ve güçlü bir enerjiyi etrafına yayan Yumi Ito ile buluşma, 27 Eylül Çarşamba Akbank Sanat’ta gerçekleşecek. Kazandığı beş Grammy Ödülü ve Oscar adaylıklarıyla 40 yıllık müzik kariyerini taçlandırmanın yanı sıra Metropolitan Opera için besteleyen ilk Afro-Amerikan müzisyen olarak ismini tarihe yazdıran Terence Blanchard, 29 Eylül Cuma, Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde dinleyicileriyle buluşacak. Cazın geleceğini şekillendiren besteci ve icracılardan biri olarak tanınan alto saksafoncu Lakecia Benjamin konseri 2 Ekim Pazartesi, Ses Tiyatrosu’nda sahne alacak. Dinleyiciyi çok katmanlı melodilerle varlık-yokluk arasındaki ilişkiyi kurcalayan zihin açıcı bir serüvene davet eden Immanuel Wilkins Trio 4 Ekim Çarşamba Babylon’da olacak. Babylon sahnesinin ev sahipliğini yapacağı bir başka konserde Hidden Orchestra, uçsuz bucaksız müzikal evrenini uçsuz bucaksız müzikal evrenini 5 Ekim Perşembe sahneye taşıyacak. Caz tarihi ve İskandinav gelenekleri arasında kurduğu diyalogla öne çıkan ve 2003’ten bu yana orkestra lideri olarak farklı formasyonlarla birçok albümünü ECM çatısı altında paylaşan Tord Gustavsen Trio konseri ise 7 Ekim Cumartesi akşamı Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde gerçekleştirilecek.
Al Di Meola Acoustic Trio
25 Eylül Pazartesi, 21:00
Reklam
AKM Tiyatro Salonu
Üretken ve yenilikçi bir besteci, enstrümanıyla özdeşleşmiş bir virtüöz, yaşayan bir efsane. Fusion müziğin geride kalan yaklaşık 50 yılını şekillendiren müzisyenlerden Al Di Meola, 33. Akbank Caz Festivali’ne konuk oluyor. Gitarıyla Latin, tango, flamenko, Orta Doğu müzikleri gibi farklı ülkelerden işitsel gelenekler ve caz arasında köprüler kurmak, henüz 19 yaşında katıldığı süpergrup Return to Forever’dan bu yana Al Di Meola’nın başlıca motivasyonu. Cezbedici lirik melodiler, sofistike armoniler ve karmaşık ritmik senkoplarla dolu benzersiz tekniğiyle Montreal Jazz Festival, BBC, Guitar Player Magazine ve The Recording Academy gibi oluşumlar tarafından defalarca onurlandırıldı. Orkestra lideri olarak yaptığı kayıtların yanı sıra Paul Simon’dan Stanley Clarke’a, Luciano Pavarotti’den Stevie Wonder’a, Herbie Hancock’tan Frank Zappa’ya farklı müzikal estetiklerden pek çok isimle stüdyo ortamı ve sahnede ortaklaşan Al Di Meola için bir kâşif yakıştırması yapmak hiç de abartılı olmayacaktır. Son olarak John McLaughlin ve Paco de Lucia ile 1980 tarihli turnelerinden bir konserin kaydını albümleştiren Al Di Meola, akustik üçlüsüyle büyülü bir buluşma için 25 Eylül akşamı AKM Tiyatro Salonu’nda.
Peo Alfonsi: Gitar
Al Di Meola: Gitar
Sergio Martinez: Perküsyon
Reklam
Yumi Ito
27 Eylül Çarşamba, 19:00
Akbank Sanat
Aile ağacı Polonya ve Japonya’ya da uzanan İsviçreli vokalist, piyanist, besteci ve doğaçlamacı Yumi Ito, sesiyle sınırların hiç olmadığı dünyaların kapılarını aralıyor. Art-pop, caz ve neo-klasik unsurlar barındıran diskografisinin son halkası ‘Ysla’, Nisan 2023’te yayımlandı. Aynı zamanda kendi ismiyle yayımladığı beşinci uzunçalar olan yedi parçalık albüm; tek başınalık, ayrılık, dünyanın sonu ve yeniden doğum gibi ağır konu başlıklarına mercek tutuyor. Tüm piyano kayıtlarını da bizzat üstlendiği albümde kendisine Polonyalı basçı Kuba Dworak ve İspanyol davulcu Iago Fernández eşlik ediyor. Gerek besteciliğinde gerek müziğinin icrasında alabildiğine açık, aksettirici ve güçlü bir enerjiyi etrafına yayması, Yumi Ito’nun en büyük sihri muhtemelen. Bugüne dek Al Jarreau, Becca Stevens, Nils Petter Molvær ve Mark Turner gibi isimlerle de sahneyi paylaşan müzisyen, 7 Eylül’de Akbank Sanat’ta olacak.
Yumi Ito: Piyano, vokal
Iago Fernández: Davul
Reklam
Kuba Dworak: Kontrbas
Terence Blanchard
29 Eylül Cuma – 20:30
Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi
Kariyerine bundan 40 yıl önce Lionel Hampton Orchestra ve The Jazz Messengers gibi prestijli orkestraların üyesi olarak başlayan Terence Blanchard, eşine az rastlanır bir müzikal miras inşa etti. Caz sahnesinin en saygın trompetçilerinden biri olarak anılan Amerikalı müzisyen, bugüne dek beş Grammy Ödülü kazanmasının yanı sıra Spike Lee filmleri için yaptığı kompozisyonlarıyla iki kez Oscar Ödülü’ne aday gösterildi. Bunu Quincy Jones’dan bu yana başaran ilk siyah müzisyen olarak adını tarihe yazdırdı. Aynı zamanda, prömiyerini 2021 senesinde yapan operası “Fire Shut Up in My Bones” ile Metropolitan Opera için besteleyen ilk Afro-Amerikan müzisyen oldu. Concord ve Blue Note gibi etiketlerden yayımlanmış albümlerle dolu bir kataloğa sahip olan Terence Blanchard, besteciliğini şu sözlerle tanımlıyor: “Ben de herkes gibi iyi hissettiren parti müzikleri çalmak isterdim ama bazen müziğim nerede olduğumuz gerçeğini kurcalıyor.” E-Collective ile kaydettiği son albümü Absence (2021) ile kendisi için bir yol gösterici olan Wayne Shorter’a saygı duruşunda bulunan Blanchard, 29 Eylül’de Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde.
Lakecia Benjamin
2 Ekim Pazartesi, 20:30
Reklam
Ses Tiyatrosu
New York’ta doğup büyüyen alto saksafoncu Lakecia Benjamin, her projesinde yüzünü başka manzaralara çevirmeyi alışkanlık edinen müzisyenlerden. Çocukluk yıllarında latin ve salsa gibi estetiklerle haşır neşir olan Benjamin, akıl hocası Gary Bartz’la çalışarak enstrüman tekniğini geliştirdi. Aralarında Alicia Keys ve Missy Elliot’ın da yer aldığı pek çok müzisyenle turne ve stüdyolarda iş birlikleri yaptı. 2023 başlarında Whirlwind Recordings etiketiyle yayımlanan dördüncü stüdyo albümü Phoenix ise şimdiden pek çok mecra tarafından yılın en iyileri arasında gösteriliyor. Wayne Shorter ve Angela Davis gibi figürlerden ses kayıtları da barındıran albüm, ismini dünyanın COVID-19 sonrası yeniden ayaklanma çabasından alıyor. Her parçada modern cazı farklı nefeslerle buluşturan tematik bir kurguya sahip. Hem geçmişe hem bugüne bakan koleksiyonun prodüktör koltuğunda da Terry Lyne Carrington var. Cazın geleceğini şekillendiren besteci ve icracılardan biri olarak tanımlanan Lakecia Benjamin, 2 Ekim’de Ses Tiyatrosu’nda.
Lakecia Benjamin: Alto saksafon
Zaccai Curtis: Piyano
Ivan Taylor: Bas
Reklam
EJ Strickland: Davul
Immanuel Wilkins Trio
4 Ekim Çarşamba, 21:30
Babylon
Henüz 20’lerinin ortalarında olsa da Bob Dylan, Wynton Marsalis, Solange Knowles gibi isimlerle üretimlerde bulunmuş bir yetenek Immanuel Wilkins. Philadelphia’da doğan ve Brooklyn’de yaşayan saksafoncu hakkında “Doğaçlama müziğin en çekici enstrümanistlerinden biri” yorumunu yapıyor ABD’nin köklü müzik oluşumu NPR’ın caz yazarı Nate Chinen. Dikkat çekici solo çıkışı Omega’nın ardından 2022’de yine Blue Note etiketi taşıyan The 7th Hand albümünü yayımlayan Wilkins, orkestrası eşliğinde bir tür ‘hiçliğe’ ulaşmayı; bu sayede müziğin akmasını mümkün kılacak birer araca dönüşerek kolektif bir anlatı yaratmayı amaçlamış. Boşlukların da önemli bir parçası olduğu kompozisyonlarında tüyler ürperten nefes hareketleri ve çok katmanlı melodilerle varlık-yokluk arasındaki ilişkiyi kurcalayan zihin açıcı bir dinleyişe çağırıyor. Son olarak ‘Avalanche’ yorumuyla Here It Is: A Tribute To Leonard Cohen derlemesinde karşımıza çıkan Immanuel Wilkins Trio, 4 Ekim’de Babylon sahnesinde.
Immanuel Wilkins: Saksafon
Reklam
Micah Thomas: Piyano
Kweku Sumbre: Davul
Hidden Orchestra
5 Ekim Perşembe, 21:30
Babylon
Çok yönlü müzisyen, besteci ve prodüktör Joe Acheson’ın stüdyosunda filizlenen Hidden Orchestra, ses paletini her daim zenginleştirmeyi misyon edinen ve ilham havzası epey geniş bir alana yayılan bir proje. Ayrıksı müzikal geleneklerden yetişmiş konuk müzisyenler, alan kayıtları, elektronik ve akustik enstrümanlarla şekillenen Hidden Orchestra diskografisinde Tru Thoughts, Decca Records ve Denovali gibi etiketlerle yayımlanmış farklı formatlarda albümler yer almakta. Sufi müziğinden, progresif rock’tan, ambient besteciliğinden yansımalar duyabileceğiniz kayıtlarının yanı sıra 2020’de video oyunu Creaks için hazırladığı soundtrack ile de ödüller kazandı. Bu uçsuz bucaksız müzikal evreni sahneye taşıyan canlı Hidden Orchestra deneyiminde Acheson’a heyecan uyandıran virtüöz müzisyenler ve göz kamaştıran görseller eşlik ediyor. Eylül 2023’te yayımlayacağını duyurduğu yeni albümü To Dream is to Forget’in turnesi kapsamında 33. Akbank Caz Festivali’nin konuğu olacak grup, 5 Ekim’de Babylon’da.
Reklam
Joe Acheson: Bas, elektronikler
Jamie Graham: Davul
Poppy Ackroyd: Piyano
Jack McNeill: Klarnet
Becky Knight: Çello
Reklam
Tord Gustavsen Trio
7 Ekim Cumartesi, 20:30
Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi
“Köklerimin, birlikte büyüdüğüm ilahilerin, ninnilerin topraklanmışlığı ve duygusallığıyla enerjik bir bağlantı içinde üretildiği zaman; esnemenin ve yaratıcı olmanın organik olarak gerçekleştiğine, yabancılaşma ve katılıktan uzak durulduğuna dair net bir duyguya sahibim.” Piyanist ve besteci Tord Gustavsen, sürekli dönüşümünü sürdüren müzikal ifadesinin ardındakileri bu sözlerle tanımlıyor. 2003’ten bu yana orkestra lideri olarak farklı formasyonlarla kaydettiği albümlerini ECM çatısı altında paylaşan Norveçli müzisyenin ses evreni, akılda kalıcı melodiler ve incelikli ritimlerle eşine az rastlanır bir derinlik ve pürüzsüzlük barındırıyor. Caz tarihi ve İskandinav gelenekleri arasında bir diyalog kurmak, pratiğinin önemli bir parçası. Nisan 2022’de basçı Steinar Raknes’in katılımıyla son hâlini alan triosu ile Opening isimli bir albüm yayımlayan Tord Gustavsen, geçmiş yıllarda da festivalin ve Akbank Sanat’ın konuğu olmuştu. Sıradaki buluşmamız ise 7 Ekim’de Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde.
Sonar İstanbul’un Günlük Biletleri Satışta | Sonar İstanbul Başlıyor! Bilet Al
Müzikseverleri müzik, yaratıcılık ve teknoloji ekseninde birleştiren, bu yıl 8. kez %100 Müzik’in katkılarıyla 26-27-28 Nisan 2024’te bir kez daha Zorlu PSM’de gerçekleştirilecek Sonar İstanbul’un hızla tükenen kombine biletlerinin ardından günlük biletleri de satışta; 3 gün sürecek olan Sonar İstanbul başlıyor.
Festival bu yıl, adından çokça söz ettirecek isimlere ev sahipliği yapıyor… Adam Beyer, Eliza Rose, Ellen Allien b2b Nene H, Marcel Dettman (live), Olof Dreijer,Ryoji Ikeda- Ultratronics (Live Set), Sevdaliza ve William Basinski yer alıyordu. Yeni duyurulan isimlerden Jan Blomqvist, Henrik Schwarz, Overmono, 2ManyDJs b2b Tiga, Jennifer Cardini b2b Ece Özel, Joy Orbison, Atakan Uysal, Zeynep Erbay, Samet Günal b2b NON, Onur, Marc Gonen, THC, Cärbone Black, Ögem Yılmaz, Numeric ve Pina Tesla bu isimler arasında yer alıyor.
Her sene merakla beklenen ve Avrupa’nın en prestijli müzik festivallerinden biri olarak kabul edilen Sónar’ın %100 Müzik katkılarıyla gerçekleştirilecek İstanbul ayağının 8’inci edisyonu başlıyor. Günlük biletlerin satışa açıldığı festival, elektronik müziğin önde gelen isimlerini bir araya getiriyor. Sónar Istanbul ayrıca müzik ve yaratıcılığın sınırlarının zorlandığı etkileyici panelleriyle Sónar+D programı ise her yıl olduğu gibi bu yıl da ücretsiz olarak gerçekleşiyor. Festival boyunca Converse’in genç yetenekleri desteklemek için geliştirdiği All Star Programı kapsamında spor, sanat ve müzik gibi farklı disiplinlerde yaratıcılığıyla öne çıkan Converse All Star sanatçılarının da yer alacağı çeşitli proje ve enstalasyonlarla Sonar İstanbul’un birçok alanında ziyaretçilere benzersiz bir görsel ve işitsel deneyim sunuyor.
Sónar İstanbul, 4 farklı sahnede izleyicilere elektonik müzik deneyimi yaşatacak. Festival, SonarClub by %100 Müzik sahnesinde elektronik müziğin efsanelerini ağırlarken, SonarLab by CUPRA sıra dışı isimleri ve güçlü ritimleriyle büyüleyecek. Deneysel melodilerle SonarHall by Converse sahnesi farklı içeriklerle yeni ufuklar açarken, festivalin açık hava sahnesi SonarVillage by All Mega bu yıla damga vuracak sahne şovlarıyla izleyicilere benzersiz anlar yaşatacak.
Reklam
Sonar Istanbul Efsane İsimlerle Başlıyor
(Sónar Istanbul 1. Gün- 26 Nisan Cuma)
Zorlu PSM’nin ev sahipliğinde %100 Müzik katkılarıyla gerçekleşecek olan 8. Sónar Istanbul 2024’te bu yıl SonarClub by %100 Müzik sahnesi; elektronik müziğe derin bağlılığıyla bilinen, dinamik geçişleri ve enerji dolu setleriyle Samet Günal b2b NON ile festivalin açılışını yapacak.
SonarClub by %100 Müzik sahnesi sırasıyla,uluslararası üne sahip müzik yapımcısı ve müziğin farklı türlerini eklektik bir yaklaşımla birleştirerek deep house, tekno, caz, soul ve daha fazlasını içeren geniş repertuvarıyla Henrik Schwarz, Berlin ve kentin simgeleri Berghain ve Hard Wax ile özdeşleşen en ikonik figürlerden biri olan ve ve iki solo projesi “Command” ve “The State of Art” ile beğeni toplayan usta DJ Marcel Dettman (live), “Stadtkind” adlı albümü Berlin şehrine adanmış olan Berlin techno sahnesinin karizmatik isimlerinden Ellen Allien ile İstanbul doğumlu akademisyen, prodüktör, DJ, Beste Aydın veya sahne adıyla Nene H’nin baş döndürücü setlerini dinleyeceğimiz Ellen Allien b2b Nene H, modern techno’nun öncülerinden kabul edilen ve Drumcode Records’un kurucusu Adam Beyer ile festivalin ilk gününü tamamlayacak.
SonarLab by CUPRA sahnesi de festivalin ilk gününde elektronik müziğin önemli isimlerini ağırlayacak. Kısa sürede elde ettiği başarılarıyla müzikseverlerin dikkatini çekerek elektronik müziğin çok yönlü tınılarını yaratan Marc Gonen ile açılış yapan SonarLab by CUPRA sahnesindekardeşi Karin Dreijer ile birlikte oluşturduğu elektronik müzik ikilisi Knife’ın üyesi olarak tanınan İsveçli DJ ve yapımcı Olof Dreijer, Afrika müziği ile batı sahnesi arasında müzikal geçişler yaratarak kendi vizyonunu taşıyan sesini yaratırken müzik endüstrisinde çeşitliliğin güçlü bir elçisi haline gelen Hyenah sahne alırken, müzik tutkusunu yazma tutkusuyla birleştiren bir hikaye anlatıcısı DJ ve müzik yapımcı Eliza Rose festivalin SonarLab by CUPRA sahnesinin ilk gününün son ismi olacak.
SonarHall by Converse sahnesi iseperformans, çağdaş ve ilerlemeci motivasyonların yörüngesinde TKO’nun, ilk defa Sónar Istanbul’da gerçekleştireceği yeni A/V performansı için generative görsel disiplinler uzmanı Shaman Grande ile bir araya geldiği TKO + Shaman Grande ile açılış yaparken, müziğinde sıcak vokaller, minimal melodiler, akıcı ritmik kompozisyonlar, synth tabanlı ve organik tınılar barındırarak trip hop, house ve IDM esintilerini duygusal, karanlık ve melodik türlerle harmanlayan Blakhol bu sahnenin ikinci ismi olacak.İlk günün finalini iseklarnetçi, saksafoncu, ses ve video sanatçısı kimlikleriyle yirmi yıllık kasetlerinden oluşturduğu dört ciltlik “The Disintegration Loops” albümüyle tanınan William Basinski yapacak.
SonarVillage by All Mega, festivalin açık hava sahnesi de bu yıl birbirinden önemli isimlere ev sahipliği yapacak. Wake Up Call ve Sumabeach gibi pek çok projenin yaratıcı ekibinde yer alarak Roman Flugel, Mayan Nidam, Sonja Moonear, Magda, Dj Rolando gibi birçok isimle aynı sahneyi paylaşan ve setlerinde acid house’tan indie dance’a, techno’dan old school house’a pek çok farklı türü bir araya getiren Ögem Yılmaz ile festivale başlayan SonarVillage by All Mega sahnesi Numeric’le devam edecek. SonarVillage by All Mega sahnesi ilk gününübir yapımcı ve vokalist olarak tekno ile elektronik müzik dünyasının en büyük isimlerinin dikkatini çekmeyi başaran Pina Tesla ile tamamlayacak.
Reklam
Sónar Istanbul’un ikinci gününde sahne alacak isimler birbirinden iddialı
(Sónar Istanbul 2. Gün – 27 Nisan Cumartesi)
8. Sónar Istanbul 2024’te bu yıl SonarClub by %100 Müzik sahnesi; ikinci gününde de birbirinden özel isimleri ağırlayacak. İkinci günün açılışı, müziğe olan tutkusunu klasik eğitimiyle birleştiren ve çello ve piyano performanslarıyla öne çıkarak elektronik müziğin çeşitli yüzleriyle bir araya gelen Gaia Ekho ile yapılacak.
SonarClub by %100 Müzik sahnesinde sırasıyla, konser technosunun yaratıcısı olarak bilinen ve Berlin’in elektronik müzik sahnesinde öncü bir sanatçı olarak kabul edilen minimal titreşimleri ve etkileyici canlı performansıyla Jan Blomqvist, house, dubstep, UK garage ve old school jungle gibi çeşitli türleri birleştirerek kendine özgü müzik tarzıyla tanınan ve müziğinde J Dilla, My Bloody Valentine, GG Allin ve The Beach Boys gibi esintiler bulunduran Joy Orbison, deneyselden, UK Garage müziğine uzanan geniş yelpazesiyle dikkat çeken ve 2023’ün en iyi albümlerinden birine imza atan kardeşler Tom ve Ed Russel’dan oluşan Overmono yer alacak.
SonarLab by CUPRA sahnesinde ise house etkili setini kırık ritimlerle harmanladığı geniş bir repertuvarla sergileyen Zeynep Erbay ile ikinci günün açılışını yapacak.
Kendi adının baş harfleri olan sahne adıyla enerjik ve oynak setleriyle bilinen ve La Noche’nin resident DJ’lerinden biri olarak tekno ve house’un sınırlarını zorlayan THC,elektronik tınıları tekno ve breakbeat dokunuşlarıyla harmanlayan DJ Stingray, Zenker Brothers, Polychain ve daha pek çok kişiyle birlikte çalan DJMell G, Berlin’in önde gelen DJ’lerinden Jennifer Cardini ve İstanbul’un yetenekli ismi Ece Özel bir araya gelerek müzik tutkularını ve benzersiz tarzlarını sergileyecekleri Jennifer Cardini b2b Ece ÖzelSonarLab by CUPRA sahnesinin baş döndürücü isimleri arasında yerlerini alacak.
Reklam
SonarHall by Converse sahnesi de ikinci gün Wipeç, Akkor, Non Square ve Diren gibi isimlere ev sahipliği yapacak.
Ayrıca aynı gün Converse All Star sanatçısı Jtamul, Sonar sanatçılarından Latent Memories ile iş birliği yaparak SónarScreen by Converse’te canlı bir görsel & işitsel performans sergileyecek.
SonarVillage by All Mega sahnesi ikinci güne daha önce birçok kez Zorlu PSM’de hünerlerini sergileyen, genç ve yükselişteki yetenek Zuhal Yiğit’in inovatif DJ seti Zuhal ile başlangıç yapacak. Bu sahnedeki eğlence, elektronik müziği bir tutkuya dönüştüren ve çok sayıda önemli yerel ve uluslararası etkinliklerde sahne alan Mathilda, müziğinde, elektronik seslerin ve etkileyici ritimlerin benzersiz bir birleşimiyle yüksek enerjili bir atmosfer yaratan HICCUP ile devam edecek.
Festivalin son gününde de coşku devam edecek…
(Sónar Istanbul 3. Gün – 28 Nisan Pazar)
Reklam
Festivali son günü SonarClub by %100 Müzik sahnesi çağdaş elektronik dans müziğinin en yenilikçi müzisyenlerinden Japonya’nın önde gelen elektronik kompozitör ve görsel sanatçılarından Ryoji Ikeda – Ultratronics (Live Set) ile kapanış gününe çok hareketli bir başlangıç yapacak.
Ardından “Human” şarkısıyla milyonlarca dinlenmeye ulaşan İran kökenli, etkileyici kostümleri ve sahne duruşuyla şarkıcı ve yapımcı Sevdaliza sahne alacak. Bu sahnenin son performansı ise rock-dans, dans-punk ve elektronik müziğin ustaları, Belçika efsanesi Soulwax’in yan projesi 2manydjs ile dans müziğinin tartışmasız en ilgi çekici ve sevilen karakterlerinden biri olan Tiga’nın sahneyi paylaşacağı 2ManyDJs b2b Tiga olacak.
SonarHall by Converse sahnesinde son gün Converse All Star’ı Karakter, Sonar sanatçısı Kerim Dündar ile birlikte canlı bir görsel ve işitsel performans sunacak. SonarHall by Converse’nin son günde öne çıkan diğer isimleri Uğur Acil, Gizem Seçkin ve Fosil olacak; Uğur Acil, tasarladığı artırılmış gerçeklik (AR) teknolojisi kullanılarak yaratılan bir diğer eser dansçı Gizem Seçkin tarafından kinect teknolojisi kullanılarak canlandırılacak ve Converse All Star sanatçılarından Fosil’in ses performansı ile birleşerek özel bir şova dönüşecek.
SonarVillage by All Mega festivalin kapanışında elektronik müziğin yerli isimlerini sahnesinde ağırlayacak. Uzun yıllardır İstanbul gece hayatında yer alan kült mekanlarda resident DJ olarak yer alan Atakan Uysal, kendini tekno müzik türünde ifade eden ve minimalist ve ritimli prodüksiyonlarıyla İstanbul gece hayatında rave kültürünün araştırmacısı olarak dikkat çeken Onur, elektronik müzikte old school tekno beatleri ve hipnotik sesleriyle öne çıkan Cärbone Black etkileyici performanslarıyla dikkat çekecek.
%100 Müzik’in katkılarıyla, All Mega, BtcTurk, Converse, CUPRA ve Pegasus Hava Yolları alt sponsorluğunda 26-27-28 Nisan 2024 tarihlerinde gerçekleştirilecek Sónar Istanbul 2024’ün günlük biletleri passo.com.tr’de satışta!
“PSMLoves2Dance” konser serisi Zorlu PSM’de devam ediyor. Elektronik müziğin enlerinin yer aldığı yüksek tempolu PSM Loves2Dance konser serisinin 29 Haziran’daki tek günlük festivali öncesinde Zorlu PSM’de Mayıs ayında sahne alacak ilk isim; Napoli Kraliçesi Deborah de Luca!
Dünyanın en prestiji elektronik müzik festivallerinde sahne alarak sert teknoyu minimal ritimlerle kendi tarzını yaratan “Napoli Kraliçesi” lakabıyla tanınan Deborah de Luca, 3 Mayıs Cuma akşamı Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ne geliyor.
Reklam
Napoli’de müzik hayatına başlayan, sert teknoyu minimal ritimler ve melodik ses manzaralarıyla harmanlayarak sürükleyici bir etkiyle küresel çapta tanınan Deborah De Luca İstanbullu müzikseverler ile Zorlu PSM’de buluşuyor. Son 10 yılda uluslararası tekno sahnesinde kararlılığı ve tutkusuyla sevilen DJ, yapımcı ve plak şirketi sahibi Deborah de Luca, “PSMLoves2Dance” konser serisi kapsamında 3 Mayıs Cuma akşamı Turkcell Sahnesi’nde binlerce müziksever ile buluşacak.
Deborah de Luca, 2013 yılında kendi prodüksiyon şirketi olan Solamente Records’u kurarak büyük başarı elde etti. 2018 yılında eleştirmenlerce beğenilen ilk albümü “Ten” ile sektörde onuncu yılına damgasını vurarak “Children”, “Gam Gam” ve “You’re Toxic” çalışmalarıyla milyonlarca dinlemeye ulaştı. Dünyanın en prestiji festivallerinde sahne alan “Napoli Kraliçesi” lakabıyla anılan Deborah De Luca, “PSMLoves2Dance” konser serisi kapsamında sert ve vurucu techno ritimlerini hayranlarıyla buluşturmak üzere 3 Mayıs Cuma akşamı saat 21:00’da Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’ne geliyor.
3 Mayıs PSMLoves2Dance: Deborah de Luca etkinliğinin sınırlı sayıdaki biletleri passo.com.tr’de.
3 Mayıs PSMLoves2Dance: Deborah de Luca Bilet Fiyatları:
Early Bird / Backstage – 1.650,00₺
Early Bird 2 / General Admission – 550,00₺
Reklam
Super Early Bird / Backstage (TÜKENDİ)
Early Bird / General Admission (TÜKENDİ)
Super Early Bird / General Admission (Tükendi)
House’tan disco’ya, electronik müzikten progressive techno’ya dansın en iyileri arasında yer alan sanatçıların ağırlanacağı PSM LOVES2DANCE FESTIVAL ile Zorlu PSM, 29 Haziran’da unutulmayacak bir festivale ev sahipliği yapcak.
Tek günlük festivalin biletleri passo.com.tr’de satışta.
Reklam
29 Haziran PSM LOVES2DANCE FESTIVAL Bilet Fiyatları:
Gazino konseptini komedi ile birleştirip, bir komedi gazinosu formatı yaratan, mizahin yıldız ismi Ata Demirer, Congresium Ankara’da binlerce seyircisine arka arkaya unutulmaz iki gece yaşattı
Komedi Gazinosu formatını günümüzde ilk kez sahnelere taşıyan mizahın yıldız ismi Ata Demirer, kapalı gişe sergilenen, ATA DEMİRER GAZİNOSU ile hafta sonu iki gün üst üstte (22-23 Mart)Congresium’da Ankara seyircisi ile buluştu.
Türk sanat müziğinden operaya, türkülerden pop müziğine, tavernadan arabeske kadar geniş bir repertuvar ve kahkaha dolu stand-up gösterileri ile Başkentliler unutulmaz iki gece yaşadı.
Ata Demirer’e sahnede usta müzisyen Taşkın Sabah yönetimindeki orkestra eşlik etti.
Ata Demirer Gazinosu İstabul Biletleri Yok Satıyor
Başarılı bir stand-up komedyeni olmanın yanı sıra, senarist, oyuncu ve müzisyen kimliği ile de adından her zaman övgüyle bahsettiren projelere imza atan Ata Demirer, daha önce “Tek Kişilik Dev Kadro 1” ve “Tek Kişilik Dev Kadro 2” adlı iki büyük stand-up gösterisiyle 16 yıla yakın sahnede seyircisiyle buluşmuştu.
İstanbul ve Ankara’da kapalı gişe sergilenen Ata Demirer Gazinosu’nun yakın zamanda gerçekleşecek gösteri tarihleri ise şöyle;
Elektronik, trip hop, deneysel rock, post-rock ve progresif rock tarzlarından esinlenen, 25 yılı aşkın süredir dünya çapında konserler veren, albümleri Avrupa’da 500 binin üzerinde satan İngiliz müzik grubu Archive, 12 Haziran akşamı Zorlu PSM’de müzikseverler ile buluşacak.
Londralı Darius Keeler ve Danny Griffiths tarafından 1994 yılında kurulan, müzik endüstrisinin sınırlarını zorlayan ve dinleyicileri duygusal bir yolculuğa çıkararak albümlerinde yeni bir hikaye anlatma deneyimi yaratan Londralı müzik grubu Archive, 12 Haziran akşamı Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde konser verecek.
Londra’nın önde gelen konser mekanlarında ve dünya çapındaki müzik festivallerinde sahne alan Archive, insan ilişkileri, toplumsal temalar ve iç dünyanın keşfi gibi konulardaki müziğiyle dünya çapında kendisinden söz ettiren enerji dolu sahnesini bu sefer de İstanbullu müzikseverler için gerçekleştirecek.
Modern müzik anlayışında kendilerine özgü tarz yaratan müzisyenler kollektifi Archive’ın temelleri Danny Griffiths ve Darius Keeler tarafından Güney Londra’da atıldı. 1996 tarihli ilk albüm ‘Londinium’dan itibaren topluluk içerisinde birden fazla söz, müzik yazarı, enstrümantalist ve vokalist yer aldı. Grup kendi içinde genişleyerek uluslararası bir kollektif haline geldi. “Londinium”, “Take My Head”, “You All Look the Same to Me”, ‘’Axiom’’, ‘’The False Foundation’’ ve son olarak 2022 yılında çıkardıkları ‘’Call To Arms and Angels’’ albümleriyle müzik dünyasından tam not alan Archive, tek bir müzik türü yerine, çeşitli müzikal unsurları bir araya getirerek kendi benzersiz tarzını müzikseverler ile paylaşıyor ve müziğindeki elektronik, alternatif rock, trip-hop ve orkestral unsurları harmanlanarak dinleyicilere müzikal bir deneyim sunuyor.
Yorum yazabilmek için giriş yapın Giriş