Tag Heuer, hız ve pistlerle olan ilişkisini keyifli bir etkinlikle mevcut ve potansiyel müşteri kitlesine yansıttı….

ADRENALİN VE EĞLENCE DOLU ANLAR

İsviçreli lüks saat markası TAG Heuer, 5-6 Ekim tarihlerinde Galataport TAG Heuer butiğinin önünde ilgi çekici bir etkinlik gerçekleştirdi. Herkesin katılımına açık ve ücretsiz olarak düzenlenen etkinlikte ziyaretçiler, efsanevi Formula 1 yarışının simülasyonunu sevdikleriyle birlikte deneyimleme fırsatı buldu.

Özel davetliler ve marka dostlarının da ziyaret ettiği simülasyon alanında, rekabet ruhunun hâkim olduğu adrenalin ve eğlence dolu anlar yaşandı. Heyecanın zirveye taşındığı yarışın sonunda, günün kazananları sürpriz hediyelerin keyfini çıkardı.

Alpine, 2026’dan itibaren Renault fabrika güç ünitesini kullanmayarak müşteri ekibi haline geleceği haberiyle Formula 1 yolculuğunda yeni bir yola girmeyi seçti…

Bu sonuç, Renault Grubu CEO’su Luca de Meo’nun birkaç ay önce F1 operasyonunun gözden geçirilmesi emrini vermesinden bu yana gündemdeydi. Bu incelemeye, Fransa’nın Viry kentindeki motor fabrikasında kendi güç ünitesini üretmeye devam etme olasılığı da dahildi.

Alpine, 2025 yılı sonunda fabrika motoru programını sonlandıracağını doğruladı!

De Meo’nun Alpine’in son dönemdeki performansından rahatsız olması anlaşılabilir bir durum. Fransız kadrosu son zamanlarda geri planda kalmış ve zaman zaman orta sahanın alt sıralarında yer almıştı. Son 18 ayda ise çok sayıda üst düzey kadrodan takımdan ayrılmıştı.

Renault güç ünitesinin birkaç yıldır güç çıkışı açısından en zayıf olduğu biliniyor. Bazı pistlerde bu, takıma birkaç onda bir saniyeye mal oldu ve bu, sıkışık bir alanda ilk 10’da yer almak ile Q1’de elenmek arasındaki farktır.

Ekip, 2022’de tanıtılan ve 2025 sonuna kadar üreticilerin zamanlarını, paralarını ve kaynaklarını, mevcut nesil motorları sürekli olarak iyileştirmeye kaynak ayırmak zorunda kalmadan, 2026’ya özel yeni PU’ları geliştirmeye harcamalarını sağlamayı amaçlayan dondurma nedeniyle motor performansını geri alamadı.

Temmuz ayında, 300’e yakın çalışanı olan ve 200’ü F1’de çalışan Viry’deki personele, operasyonla ilgili bir çalışmanın başlatıldığı ve 1970’lerden beri devam eden F1 projesinin durdurulmasına ve insanlar da dahil olmak üzere kaynakların başka bölümlere yeniden tahsis edilmesine yol açabileceği söylendi.

Pazartesi günü Alpine Group, personelin 2025 yılı sonuna kadar F1 güç üniteleri üzerinde çalışmaya devam edeceğini, ancak 2026 PU’larında herhangi bir geliştirme yapılmayacağını doğruladı.

Bu, Enstone ekibinin 2026 yılında Mercedes gücünü kullandıkları 2015 yılından bu yana ilk kez bir müşteri güç ünitesi tedariğine sahip olması gerekeceği ve Formula 1 projesi için gelecekteki tüm kaynakların yalnızca İngiltere fabrikasına yönlendirileceği anlamına geliyor.

De Meo incelemeyi başlattığında, 2026 yılına kadar müşteri motor tedarik anlaşması potansiyeli hakkında diğer güç ünitesi üreticileriyle hemen görüşmeler başladı, böylece her türlü olasılığa hazırlıklı oldular.

Bu görüşmelere, De Meo tarafından Enstone’a yönetici danışman olarak geri çağrılan ve takımın yeniden inşasına yardımcı olan eski Benetton ve Renault F1 patronu Flavio Briatore liderlik etti.

Briatore, Bruno Famin’in yerine, genç takım Hitech’i kuran yeni Takım Patronu Oli Oakes’u takıma dahil etmek de dahil olmak üzere takımı yeniden şekillendiriyor. İhtiyaç duyulması halinde yeni bir güç ünitesi tedarik etmek İtalyan’ın gündeminde önemli yer tutuyor.

Temmuz ayında yazdığım gibi, bu görüşmeler tek bir sağlayıcıyla, Mercedes ile yoğunlaştı. Silver Arrows patronu Toto Wolff, 2026’da Aston Martin’in yerine Honda güç aktarma organlarını çalıştıracak başka bir takıma tedarikte bulunmaya açık olduğunu söyledi.

Mercedes ile görüşmelerin sürdüğü biliniyor ancak Alpine henüz planları hakkında kamuoyuna bir açıklama yapmadı.

Takımların 1 Ocak’ta (ki bu sadece üç aydan biraz fazla bir süre) kapsamlı yeni düzenlemelere uygun olarak üretilen 2026 araçlarıyla yola çıkmalarına izin verilmesiyle birlikte, PU’nun şasi tasarımına entegre edilmesinin ne kadar önemli olduğu göz önüne alındığında, bu tarihten önce bir anlaşma yapılması konusunda güçlü bir istek olacak.

Alpine, yeniden yapılanma aşamasına girerken Doohan’ı transfer ederken neden gençleri tercih etti?

Alpine, 2014’te güç ünitesi formülünde önemli bir değişiklik yapıldığında spora hakim olan Mercedes ile bir anlaşma yaparsa bu büyük bir destek olacaktır. Alman sağlayıcıya geçiş muhtemelen performansta hemen bir adım atılmasını sağlayacaktır.

Ayrıca, Mercedes’in müşterilerine sağladığı güçle takımlar şampiyonasında McLaren’in liderliğini üstlenebilecekleri ve şampiyonluk için favori olarak ortaya çıkabilecekleri konusunda büyük bir güven duyacaklar.

Ancak şimdilik Renault için Formula 1’de güç ünitesi tedarikçisi olarak bir dönem sona eriyor (Fransız üretici, PU’ları ilk olarak 1976’da Viry’deki üssünde üretmeye başlamıştı) ve Alpine için yeni bir sayfa açılıyor.

Nissan motorsporlarındaki kırk yıllık tutku ve performansın adı olan NISMO’nun 40. yıl dönümünü kutluyor…

Nissan’ın motosporlarına kazandırdığı NISMO’nun 40. yıldönümünü kutluyor. 17 Eylül 1984 tarihinde Nissan’ın kurum içi tuning, motor sporları ve performans bölümü olarak kurulan, Nissan Motorsport International Co. Limited kısaca NISMO adını aldı. Marka, o tarihten buy ana şirketin hem yarış pistinde hem de halka açık yollarda performansa olan bağlılığının somutlaşmış halini temsil ediyor.

Aslen Omori, Tokyo’da bulunan NISMO, Nissan’ın en heyecan verici araçlarından ve motor sporları arayışlarından bazılarının arkasındaki itici güç olarak hizmet veriyor. Şirketin yarış pistinden ilham alarak yarattığı “Pistten yola” sloganı, otomobili sürücüleri için en üst düzey Nissan performansını sunma hedefini somutlaştırıyor.

40.yıl kutlama etkinliklerinde Yokohama kentindeki Nissan Global Genel Merkez Galerisi’ni ziyaret edecekler, ultra nadir bulunan NISMO 270R ve saygı duyulan NISMO 400R gibi NISMO yol modellerinin yanı sıra 1998 Le Mans 24 Saat yarışında 3. olan Nissan R390 GT1, Dayton 24 Saat yarışını kazanan Nissan R91CP ve Japonya Touring Car Şampiyonası (JTCC) ikonu Calsonic Skyline GT-R Group A gibi pist efsanelerini bir arada görebilecekler.

Ayrıca, yakın zamanda piyasaya sürülen Ariya NISMO, AURA NISMO ve FAIRLADY Z NISMO dahil olmak üzere NISMO’nun mevcut Japonya yerli model serisinden araçlar da ziyaretçilerin beğenisine sunulacak. Sergi 15 Ekim 2024 Salı gününe kadar devam edecek.

40.yıldönümü kutlamaları için bir açıklama yapan Nissan’ın küresel motor sporları iş birimi başkanı ve NMC başkanı Takao Katagiri, “1984’ten bu yana NISMO’yu destekleyen herkese teşekkür etmek istiyoruz ve önümüzdeki on yıllar boyunca hız, güven ve heyecan sunmayı dört gözle bekliyoruz. Uzun süredir devam eden pistten yola felsefemiz, Super GT ve Formula E fabrika yarış programlarımızla devam ediyor.” dedi.

Katagiri gelecekle ilgili olarak da şunları ekledi: “Amacımız pistte taraftarlara heyecan sunmak ve yarış pistinden öğrendiklerimizi müşterilerin satın alabileceği ürünlere dönüştürmek Uzun vadeli hedefimiz, dünyanın dört bir yanındaki müşterilere daha heyecan verici NISMO modelleri sunarak işimizi küresel olarak kademeli olarak büyütmektir.

NISMO 40.yıl kutlamaları 1 Aralık’ta Fuji International Speedway’de yapılması planlanan 2024 NISMO Festivali ile devam edecek. Bu yılki festival, markanın zengin mirasına, yarış başarılarına ve yüksek performanslı yol otomobillerinin evrimine saygı göstererek NISMO’nun 40. yıldönümüne adanıyor.

Bakü sokaklarında uzun süren çok sayıda aracın mücadele ettiği Azerbaycan Grand Prix’sinin sonunda Oscar Piastri, Sergio Perez ve Carlos Sainz’in sonlara doğru dramatik bir kaza yapması sonucu Charles Leclerc’i damalı bayrağa kadar geçerek zafere ulaştı…

Piastri, 51 turluk mücadelenin ilk etaplarında pole pozisyonundaki Leclerc’in gerisindeydi ancak öndekilerin tek pit stop etabından kısa bir süre sonra onu geçti. Perez ve sonrasında Sainz de onlara katılarak, şampiyonluk için gergin bir dörtlü mücadeleye dönüştü.

Yarışın sonunda zirveye çıkan Piastri, birçok kez 1. sırayı ustalıkla savunmuş ve Leclerc’in lastiklerinin son turlarda zayıflamasıyla Ferrari’yi Perez ve Sainz’ın pençesine iten bir miktar nefes alma alanı kazanmıştı.

Sondan bir önceki turun başında, Leclerc’e yapılan başarısız bir geçişin ardından Perez’in Sainz ile tekerlek tekerleğe girmesiyle drama yaşandı. İkili, 2. ve 3. virajlar arasında muhteşem bir şekilde çarpıştı ve öğleden sonralarını beton duvarda sonlandırdı.

Yarış Sanal Güvenlik Aracı altında sona ererken, McLaren ve Piastri için kutlamalar durmadı. “Hayatımın en stresli öğleden sonrasını” hatırlayıp ikinci Grand Prix galibiyetini alarak McLaren’in takımlar şampiyonasında zirveye çıkmasına yardımcı oldular.

Piastri ve Leclerc’in ardından Perez-Sainz mücadelesinden en çok kazanan isim Mercedes’iyle beklenmedik bir şekilde podyuma çıkan George Russell olurken, 15. sıradan başlayan ve alternatif bir strateji izleyen Lando Norris ise yarışın sonlarına doğru şampiyonluk rakibi Max Verstappen’i geçerek 4. sıraya yükseldi.

Fernando Alonso, zorlu bir yarışın ardından Aston Martin’iyle yalnız bir öğleden sonra geçirdi ve altıncı sıraya yükseldi. Alex Albon ve Franco Colapinto ise Williams’ın sıralama turlarındaki güçlü performansının üzerine koyarak Grove merkezli takıma değerli puanlar kazandırdı.

Lewis Hamilton, motor sorunlarıyla ilgili olarak gridin arkasında başladığı yarışta Mercedes’e çift puan kazandırdı. Günün son ödülü ise Haas’ın yerine geçen Ollie Bearman’a gitti. Bearman, deneyimli takım arkadaşı Nico Hulkenberg’in hemen önünde etkileyici bir yarış çıkardı.

Sıralama turlarından diskalifiye edilen Pierre Gasly de sıralamanın gerisinden gelerek 12. sıraya yerleşti. Gasly’yi RB’den Daniel Ricciardo, Kick Sauber’den Zhou Guanyu ve Alpine’den takım arkadaşı Esteban Ocon takip etti. Son ikisi güç ünitesi cezalarından kurtuldu.

Diğer Sauber’de Valtteri Bottas yarışı son sırada tamamlarken, Perez ve Sainz, yarışın başında Lance Stroll ve Yuki Tsunoda ile yan yana yarışı tamamladılar. İlk turda yaşanan anlaşmazlıkta, Perez’in lastiği patladı, Yuki Tsunoda’nın ise aracı hasar gördü.

Piastri, son turu dikkatli bir şekilde tamamlayarak Leclerc’e karşı galibiyeti garantilerken, Perez ve Sainz’in tekerleklerini birbirine vurmasından faydalanan Russell, podyumdaki son yeri alarak Mercedes’e sevinecek bir şey verdi.

Norris, Verstappen’in birkaç puan daha gerisinde kalırken şampiyonluk adayı sırasıyla 4. ve 5. oldu. McLaren sürücüsü aynı zamanda en hızlı tur bonusunu da elde etti. Alonso, Williams ikilisi Albon ve Colapinto’nun ardından altıncı sırada yer aldı.

Hamilton dokuzuncu oldu, ardından Hulkenberg’e geç ve görünmeyen bir geçiş yapan son puan sahibi Bearman geldi. Gasly, Ricciardo ve Zhou lider turda bitiren son sürücülerdi ve Ocon ve Bottas çizgiyi geçen son sürücülerdi.

Perez ve Sainz, araçlarından inip neler olabileceğini düşündüler, ardından hakemlerin soruşturması geldi ve Stroll ve Tsunoda’ya katıldılar; ikisi de erken çarpışmanın sonuçlarına üzülüyorlardı.

İşte İlk Sıradaki 5 İsim: