14 Haziran’da yayına Başlayacak Disney+ Ne Vaad Ediyor?
Disney+, 1000’den fazla film ve 16.000’in üzerinde bölümden oluşan 400’den fazla dizi, belgesel, özel içerik arşivi ve dikkat çeken yerli içerikleriyle izleyicisiyle buluşuyor.
The Walt Disney Company Türkiye Genel Müdürü Cenk Soner, 7 Haziran Salı günü Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen basın toplantısında heyecanla beklenen Disney+ ile ilgili merak edilen detayları paylaşarak platformun Türkiye’ye özel çalışmalarını da açıkladı.
The Walt Disney Company’nin amiral gemisi olarak tüketicilere doğrudan yayın servisi sağlayan dijital yayın platformu Disney+ 14 Haziran’da Türkiye’de yayın hayatına başlıyor. 170’i orijinal 1000’den fazla film ve 16.000’in üzerinde bölümden oluşan 400’den fazla dizi, belgesel ve özel içerik arşivi ve güçlü yerli orijinal yapımlarıyla Türkiye’deki izleyicisiyle buluşacak Disney+, Disney’in yüz yılı aşkın zamandır sahip olduğu zengin hikaye anlatımını tüm dünyaya tek bir platformda sunuyor.
100 yılı geride bırakırken, kendini her zaman yenileyen, kullanıcılarına sunduğu teknolojisini sürekli geliştiren ve geniş içerik arşivini sürekli zenginleştirerek hızla dijitalleşen dünyaya ayak uyduran The Walt Disney Company’nin dijital yayın platformu Disney+ yeni nesillerin de favorisi olmayı sürdürüyor. Disney+ ile Türkiye’nin de dahil olduğu 42 ülke ve 11 yeni bölgeye Disney, Pixar, Marvel, Star Wars ve National Geographic içeriklerinin yanı sıra, her kesimden izleyiciye hitap eden binlerce saatlik içerik ve dünyanın en sevilen hikayelerinin kapıları ardına kadar açılıyor.
Büyük lansman öncesinde 7 Haziran Salı günü Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen toplantıda basınla bir araya gelen The Walt Disney Company Türkiye Genel Müdürü Cenk Soner, heyecanla beklenen Disney+ ile ilgili merak edilen detayları paylaşarak platformun Türkiye’ye özel yapımları hakkında da bilgiler verdi.
“Köklü yapımız ve güçlü içeriğimizle dijital yayıncılıkta çok iddialıyız”
The Walt Disney Company Türkiye Genel Müdürü Cenk Soner; “Disney+’la amacımız her bir eve girip her yaştan izleyicinin ilgisini çekecek her tarza uygun içeriklerimizle keyif dolu anlar yaratmak ve bu anları daha da çoğaltmak. Tüketiciye doğrudan yayın servisi sağlayan Disney+’ı, günümüzde The Walt Disney Company’nin amiral gemisi olarak tanımlıyoruz ve 14 Haziran’da Türkiye’de yayın hayatımıza başlıyoruz.
Şubat 2022 itibarıyla dünyada 129 milyon üyeye ulaştığımızı duyurduk. Bu sayı günümüze kadar arttı ve bu yeni lansmanlar ile birlikte de güçlü bir ivme bekliyoruz. Bu başarıyı elde etmek için yoğun bir mesai harcadığımız açık. Sağlam temeller üzerine kurulu platformumuz, güçlü marka portföyümüz ve hem dünyanın dört bir yanındaki hem de buradaki yaratıcı ekiplerimizden doğan olağanüstü içeriğimiz sayesinde her geçen gün üye sayımızı hızla arttırmayı hedefliyoruz.
Aralık 2020’de, 2024 mali yılı sonuna kadar dünya genelinde 230 ila 260 milyon arası ücretli Disney+ üyesine ulaşacağımıza dair tahminlerimizi paylaşmıştık. Bu sayının da tahminlerimizi aşacağını düşünüyoruz.” dedi.
Soner, “Biz Disney+ olarak da The Walt Disney Company ile 100 yıldır sinema salonları için ne yapıyorsak yine onu yapıyor ve tüketicilerimize sinema kalitesinde içerikler sunuyoruz. Dünyanın en çok izlenen filmlerinin büyük çoğunluğu bizim stüdyolarımızdan, aynı zamanda diziler, animasyonlar… Hepsinde çok iddialıyız. Disney+ ile; Disney, Pixar, Marvel, Star Wars ve National Geographic içeriklerinin yanı sıra 20th Century Studios, Disney Television Studios, FX, Searchlight Pictures ve daha birçok stüdyomuzun en yeni içeriklerine sahip çok geniş bir eğlence portföyü sunuyoruz” cümleleriyle devam etti.
Dünyanın en güzel hikayeleri Disney+’ta
Soner, Disney+’ın Türkiye’de sunacağı zengin içerikleri tüm ayrıntılarıyla paylaştı: “İzleyiciler The Walt Disney Animation Studios’tan 100’den fazla yapımın keyfini çıkarabilecekler. Son zamanların en öne çıkan yapımlarından Oscar® ödüllü “Enkanto: Sihirli Dünya”, Karlar Ülkesi; “Külkedisi”, “Kurbağa Prens” ve “Küçük Denizkızı” gibi sevilen klasikler ile birlikte “Raya ve Son Ejderha” ve “Mulan (2020)” gibi yakın zamanda gişe rekorları kıran filmler platformda yer alacak.
Animasyonların yanı sıra; Oscar® ödüllü “Cruella”, Amazon Ormanları macerası “Jungle Cruise” ve başrolünde Oscar ödüllü® oyuncu Tom Hanks ile tekrar hayat bulmaya hazırlanan Disney+ orijinali Pinokyo gibi Disney’in tüm canlı aksiyon filmleri de platformda olacak.
Ayrıca, “Mucize: Uğur Böceği ile Kara Kedi”, “Fineas ve Förb” ve “Zatonya” da dahil olmak üzere yüzlerce Disney Channel çizgi dizisi, orijinal filmi ve özel bölümü de lansmanla birlikte Disney+ üyelerine sunulacak.”
Soner’in açıklamalarına göre “Yukarı Bak”, “Sevimli Canavarlar”, “İnanılmaz Aile”, “Wall-e”, pek çok fenomen Pixar içeriğinin yanı sıra, dünyanın en sevilen ve en çok izlenen animasyonlarından “Oyuncak Hikayesi” serisinin tamamı, iki Oscar® ödüllü “Soul”, “Luka”, “Kırmızı” ve bundan sonra yayınlanacak tüm iddialı Pixar içerikleri de Disney+’ta olacak.
Lansmanla birlikte izleyiciler, “Shang-Chi ve On Halka Efsanesi”, “Eternals”, “Avengers: Endgame”, “Captain Marvel”, “Black Widow”, “Hawkeye” ve daha fazlasını içeren 50’den fazla Marvel filmi ve “Ms. Marvel”, “Loki” ve “WandaVision” dahil 40’tan fazla Marvel serisine erişme fırsatını da yakalayacak. “Secret Invasion” ve “She-Hulk” ise sıradaki gelecek orijinal yapımlar arasında yer alıyor.
Star Wars hayranlarının da merakla beklediği platformda izleyicilerin, Star Wars’un tüm filmleri, ara filmler ve animasyonlarının yanı sıra Disney+ orijinal içerikleri olan “The Book of Boba Fett” ve “The Mandalorian”ın yanı sıra heyecanla beklenen “Obi-Wan Kenobi” dizisine de erişebilecekleri bilgisi paylaşıldı. Star Wars’ın heyecanlandıran yeni dizisi “Skeleton Crew” da önümüzdeki sezon için yayın gününü bekliyor.
National Geographic’in zengin içeriklerinin yer alacağı platformda izleyiciler, “Büyük Kurtarış” ve “Free Solo” gibi belgeselleri, “Gordon Ramsay ile Rota Dışı” gibi popüler National Geographic serilerini, “Balinaların Gizemli Dünyası” ile Renan Öztürk ile “Explorer: The Last Tepui”, “Jeff Goldblum’un Dünyası” gibi Disney+ orijinallerine erişebilecek.
Dünyaca ünlü stüdyoların yanı sıra, herkese hitap eden genel eğlence tarafında da birçok içerik platformda yer alacak.
14 Haziran’dan itibaren platformda, Engin Akyürek’in başrolünü üstlendiği Disney+’ın merakla beklenen ilk yerli orijinal dizisi “Kaçış”, ilgiyle izlenen yeni orijinal diziler “Pam & Tommy”, “How I Met Your Father”, “The Dropout” ve “The Kardashians”, son zamanların efsane dizileri “The Simpsons”, “The Walking Dead”, “American Horror Story” ve “Grey’s Anatomy” ile “How I Met Your Mother”, “Lost” ve “Desperate Housewifes” gibi kült dizilerin tüm sezonlarına, “Free Guy” ve “The King’s Man” gibi gösterildiği ülkelerde büyük ilgi ile karşılanan yeni gişe filmlerine de erişilebilecek.
Cenk Soner konuşmasına yerli içeriklere verdikleri önemden bahsederek devam etti: “The Walt Disney Company ailesinin yan kuruluşları ve bağlı şirketleri aracılığıyla Türkiye pazarında uzun bir geçmişi bulunuyor, yaklaşık 15 yıldır Türkiye’de faaliyet gösteriyoruz. Dolayısıyla izleyiciyi, dinamikleri, beğenileri de biliyor ve yakından takip ediyoruz.”
Disney+ ile yerli orijinal içerikler hem Türk izleyicisiyle hem de dünyanın birçok ülkesindeki izleyicilerle buluşturulacak. Kaçış’ın yanı sıra, Demet Özdemir ve Buğra Gülsoy’un başrollerini paylaştığı Dünyayla Benim Aramda, Timuçin Esen’in başrolde olduğu Gri ve Pınar Deniz’in başrolde olduğu Avcı kod adlı diziler ile Recep İvedik 7 ve Kral Şakir Geri Dönüşüm filmleri platform açıldıktan kısa süre sonra yayına girecek. Henüz ön çalışmaları ve sözleşme süreçleri devam eden farklı yerli yapımlar da izleyicilerin karşısında olacak.
Soner, platformda kullanıcılara sunulacak yüksek görüntü kalitesine, dört adede kadar eşzamanlı yayına, on cihaza kadar sınırsız indirme, seçili içerikleri IMAX Enhanced teknolojisi ile izleme ve yedi adede kadar farklı profil yaratma olanağının yanı sıra ebeveynlerin kolayca oluşturabilecekleri Çocuk Profilleri ile sadece yaşa uygun içeriğe erişilmesine olanak sağlayan çocuk dostu arayüz gibi platformun öne çıkan özelliklerinden de bahsetti.
Warner Bros. Discovery’in 15 Nisan’da Türkiye’de piyasaya sürülecek olan premium dijital yayın platformu Max, tüm dünyada geniş bir hayran kitlesine ulaşan ‘The Last of Us’ın ikinci sezonunu izleyiciler ile buluşturacak. The Last of Us, ikinci sezon yayını öncesinde üçüncü sezon onayını aldı.
‘THE LAST OF US’ 15 NİSAN’DA TÜRKİYE’DE MAX’TE YAYINLANACAK İLK HBO ORİJİNAL DİZİSİ OLACAK
Max’in merakla beklenen lansmanıyla beraber, Emmy ödüllü HBO Orijinal dizisi ‘The Last of Us’ın ikinci sezonu 15 Nisan’da yayına girecek. Dizi aynı zamanda Max’te yanınlanacak ilk HBO orijinal dizisi olacak. The Last of Us’ın üçüncü sezon onayını almasının ardından HBO ve dizi ekibi tarafından açıklamalar yapıldı.
Francesca Orsi (HBO Programlamadan Sorumlu Başkan Yardımcısı, Drama Dizileri ve Filmleri Başkanı):
‘The Last Of Us’ın ikinci sezonundaki başarıdan büyük gurur duyuyoruz. Craig, Neil, Carolyn ve tüm ekip çok güçlü bir devam sezonu ortaya koydu. Craig ve Neil’in hikaye anlatım gücünü, aynı derecede etkileyici bir üçüncü sezonda da izleyicilerle buluşturacağımız için heyecanlıyız.’
Craig Mazin (Yapımcı, senarist ve yönetmen):
‘İkinci sezona, gurur duyacağımız bir iş yapmak hedefiyle başladık. Ortaya çıkan iş, beklentilerimizi aştı. Bu da HBO ile süren iş birliğimizin ve ekibimizin özverili çalışmasının sonucu. The Last Of Us’ın hikayesini üçüncü sezonda anlatmaya devam etmeyi dört gözle bekliyoruz.’
Neil Druckmann (Yapımcı, senarist ve yönetmen):
“The Last Of Us’ın bu kadar özenli ve aslına sadık şekilde hayata geçirilmesi, kariyerimde özel bir yer tuttu. Bu süreçteki destekleri için tüm hayranlara teşekkür ederim. Başarıda en büyük paylardan biri Craig Mazin’e, HBO’ya ve PlayStation Productions ekibimize ait. Naughty Dog ekibi, oyuncular ve tüm çalışanlar adına teşekkürler. The Last Of Us’ın devamı için çok heyecanlıyız.”
Dizinin yedi bölümden oluşan ikinci sezonunda; aradan geçen beş yıllık barış döneminin ardından Joel ve Ellie’nin ortak geçmişi peşlerini bırakmaz. Joel ve Ellie, birbirleriyle ve geride bıraktıkları dünyadan daha tehlikeli bir ortamla çatışmaya sürüklenir.
Dizinin kadrosunda Pedro Pascal (Joel), Bella Ramsey (Ellie), Gabriel Luna (Tommy) ve Rutina Wesley (Maria) yer alırken ikinci sezonda Kaitlyn Dever (Abby), Isabela Merced (Dina), Young Mazino (Jesse), Ariela Barer (Mel), Tati Gabrielle (Nora), Spencer Lord (Owen), Danny Ramirez (Manny) ve Jeffrey Wright (Isaac) ekibe dahil oluyor. Catherine O’Hara ise dizinin ikinci sezonunda konuk oyuncu olarak rol alacak.
Genç Kanadalılardan oluşan bir grup, zorlu doğa koşullarında dört mevsimlik bir maceraya atılarak ıssız arazilerde hayatta kalmaya çalışırken sadece yaşam mücadelesi vermekle kalmayıp, bu vahşi doğayı yuvaları haline getiriyor.
Sekiz bölümden oluşan “Vahşi Kuzeyde Yaşam” 10 Nisan Perşembe günü saat 22.00’de National Geographic’te başlıyor!
Bilimin, keşfin ve hikâye anlatımının gücüne inanarak 130 yılı aşkın bir süredir dünyanın en güvenilir markalarından biri olmayı sürdüren National Geographic’in birbirinden iddialı yapımlarını D-Smart, Digiturk ve TOD, KabloTV, S Sport Plus, Tivibu ve TV+ platformlarından izleyebilirsiniz.
‘The White Lotus’ 3. Sezon Finali 2. Sezona Göre %51 Artışla 6,2 Milyon İzleyiciyle Bir Dizi Rekoruna Daha Ulaştı
HBO drama dizisi üst üste üç hafta boyunca izlenme rekorları kırdı
“The White Lotus” 3. Sezon finali HBO drama dizisini bugüne kadarki en yüksek izlenme sayısına taşıdı.
Warner Bros Discovery’nin dahili izlenme rakamlarına göre, bazı gizli gerçekleri ortaya çıkaran Pazar günkü 8. Bölüm HBO ve Max genelinde 6,2 milyon izleyiciye ulaştı. Bu performans, ABD’de prömiyer gününde 4,1 milyon izleyiciye ulaşan 2. Sezon finalinin ilk gösteriminden %51’lik bir izlenme artışı anlamına geliyor.
Finalin izlenme sayısı kilometre taşı, bu sezon “The White Lotus” için devam eden izleyici artışına dayanıyor ve hem 6. Bölüm hem de 7. Bölüm dizi rekoru kırdı. 6. Bölüm 4.2 milyon izleyiciye ulaşırken, 7. Bölüm 4.8 milyon izleyiciye ulaştı. 8. Bölüm rakamları bir önceki haftanın rekorunu %30 aştı.
Sezon finali ayrıca 2,4 milyon izlenme toplayan sezonun ilk bölümünün yayınlanmasından 2,5 kat daha fazla sayıya ulaştı. Ancak ilk bölümün izlenme sayısı Şubat ayındaki ilk yayınından bu yana geçen haftalarda önemli ölçüde artarak yaklaşık 20 milyon izleyiciye ulaştı. HBO’nun dahili verileri ayrıca 3. Sezonun ortalama 16 milyon izleyiciye ulaştığını ve arttığını gösteriyor.
Ağ, “The White Lotus”un tüm sezon boyunca hem küresel hem de yerel olarak Max’te her hafta 1 numaralı başlık olduğunu övündü.
Dizi, yaratıcısı Mike White’ın dalgaların kayalara çarpması temasından uzaklaşacağını ima ettiği 4. Sezon için zaten yenilendi.
“The White Lotus” 3. Sezon artık Max’te yayınlanıyor.
Tom Hardy, Pierce Brosnan ve Helen Mirren draması Mobland, yayıncı Paramount+ için en büyük üç lansman olan “1923” ve “Landman”e katıldı.
MobLand Tom Hardy Paramount+
Mobland Ne Kadar İzlendi?
“MobLand”, Paramount+’ta güçlü bir başlangıç yaptı. Paramount+’ın dahili yayın verilerine göre, suç draması prömiyer gününde 2,2 milyon küresel izleyiciye ulaştı ve yayıncı için lansman günü rekoru kırdı.
Artık Paramount+ tarihindeki en büyük üç lansman olan “1923” ve “Landman”e katıldı. Ayrıca, dizi sosyal medyada toplam 9,7 milyon görüntüleme elde etti. Dizi ayrıca eleştirmenler tarafından da iyi karşılandı ve Rotten Tomatoes’da %78’lik bir Certified Fresh puanı aldı. Dizi, 30 Mart’ta ABD, Kanada, İngiltere ve Avustralya’da Paramount+’ta prömiyer yaptı. 30 Mayıs’ta İtalya, Almanya, Fransa, Latin Amerika ve Brezilya’da prömiyer yapması planlanıyor.
Paramount eş CEO’su ve Showtime ve MTV Entertainment Studios’un başkanı ve CEO’su Chris McCarthy Cuma günü yaptığı açıklamada “MobLand”, farklılaştırılmış modelimizin gücünün bir başka kanıtıdır – karmaşayı aşabilen ve ayrıca 2024’teki Orijinal Dizi izleme süresinde 2 numaralı SVOD olarak bitirdiğimiz rekor başarımızı da geliştiren daha az sayıda, daha büyük, çığır açan dizilerden” dedi.
McCarthy ayrıca diziyi gerçeğe dönüştürdükleri için Guy Ritchie, Jez Butterworth, Ronan Bennett, David Glasser, Tom Hardy, Pierce Brosnan ve Helen Mirren’in çalışmalarını övdü.